Quantcast
Channel: Alev Geziyor
Viewing all 347 articles
Browse latest View live

MUZİPO KIDS AİLE AKTİVİTE KUTUSU

$
0
0
Muzipo Kids Aile aktivite kutuları 2-6 yaş arası çocuklar için tasarlanan eğitici ve eğlenceli aile aktivite kutuları çocukların ebeveynleri ile iletişimi kuvvetlendirir, öğrenme becerilerini geliştirir, yaratıcılığı artırır,aile ile eğlenceli ve kaliteli vakit geçirmesini sağlar.
Tüm aktiviteler için gerekli malzemeler ve aktivitelerin açıklamaları kutunun içerisinde yer alır.

Neden 2-6 yaş önemlidir?
2-6 yaş çocukların gelişim süreci bütün yaşamlarını biçimlendirir. Duygusal-sosyal, motor, dil ve zihinsel gelişimlerinin temelleri bu dönemde atılır. Kişilikleri oluşmaya başlar, yetenekleri ve becerileri bu dönemde gelişir. Muzipo Kids aile aktivite kutuları çocuklarımızın yaş dönemi gelişimlerini destekler.

Neden çocuklarımızla kaliteli zaman geçirmek önemlidir?
Ebeveynlerin çocuklarıyla kaliteli ve verimli vakit geçirmeleri, aile ilişkilerinin güçlenmesine, ebeveynlerin çocuklarını daha iyi tanımasına, onları doğru yönlendirmesine, çocuğun ebeveynlerini model almasına ve çocuğun özellikle duygusal, sosyal gelişiminin desteklenmesine katkı sağlamaktadır. Ayrıca kendisine vakit ayrılan çocuk, sevildiğini, kendisine değer verildiğini hissetmekte, bu da güven duygusunun artmasına yardımcı olmaktadır. Tüm bu nedenlerden ötürü, anne-babalar çocuklarıyla verimli ve kaliteli vakit geçirmeye özen göstermelidirler.

Böylelikle Muzipo aile aktivite kutuları ebeveynlere farklı temalarla sunmaktadır.

Kahve Dünyası'nda Kahve, Çikolata ve Çokoliko

$
0
0
Tam da bir hafta önce "Kahve Dünyası"nda kahve ve çikolataya doymuştum. Mother &Baby dergisinin organizasyonu, Özge Davaslı'nın davetiyle Veliefendi Kahve Dünyası Fabrika'da canım İpek'in moderatörlüğünde hem Diyetisyen Tolga Doğa'dan çocuk beslenmesi hakkında faydalı bilgiler edindik, hem de  takipçi annelerimiz ile kahvaltı edip kahve keyfi yaptık.


Çocuklar her besin grubundan dengeli bir şekilde almaları şart. Aysu'nun neredeyse sadece et ile beslenmek istemesine hayır demek gerekiyor... Günlük kalsiyum ihtiyacını iki porsiyon süt ve süt ürünlerinden alıyor çocuklar. Süt içmeyen çocuklar için şimdi Kahve Dünyası'nda çok güzel bir çözüm var.



"Çokoliko", vitamin ve mineral bakımından zengin kakolu içecek tozudur.  D, C, B1, B2, B12 vitaminleri ile Demir, Magnezyum, Çinko içerip hem çocuklara sütü sevdiriyor, hem de koruyucu ve katkı maddesi olmaması ile annelerin gönlünü fethediyor. Ne yalan söyliyeyim bizim evde en çok benim ihtiyacım var, sadece çocuklar değil büyüklere de sütü sevdiriyor :)


Kahvaltı ve kahve sohbeti sonrası Atölyeye geçip kendi çikolatalarımızı yaptık. En eğlenceli kısmı da buydu. Ben bir ara çikolata musluğunun içine dalabilirdim :) Peki siz çikolatanızı nasıl alırdınız? Sütlü mü, bitter mi? Ben her ikisini sevsem de bu kez tercihim sütlü oldu. Önce fıstıklı sonra da çilekli çikolatalarımızı yaptık... Okuldan gelen Aysu ve Aslı için harika bir sürpriz oldu...


Trukid ile Keyifli Banyolar

$
0
0
Okulların açılması ile çoğu evdeki gibi pazar akşamları bizde de banyo saatleri pek eğlenceli geçiyor. Biri hemen banyoya gireyim der, biri oyuncakları bırakıp da giremez bir türlü. İki kardeş de olsa birbirinden çok çok farklılar. 

Büyümüş de olsalar onların cildi, gözü hala çok hassas. Trukid ürünlerini de parabensiz, silikonsuz, renklendiricisiz, sentetik parfümsüz, yapay koruyucusuz, sodyum laureth sülfatsız olduğu için gönül rahatlığı ile kullanıyorum.


"Trubaby Bubbly baby body&hair wash" yeni doğan bebeklikten itibaren kullanabilirsiniz. Ya da bizim gibi hassas ciltli çocuğunuz varsa da tercih edebilirsiniz. Aloe Vera bitkisinin yapraklarından elde edilen öz suyu, hindistan cevizi, palniye yağı ve Pro-Vitamin B5 içermektedir. Yapay ve toksik maddele içermez.

"Trukid Silly Shampoo" da süper hassas forlmüllü bir diğer tercihimiz. Saçın kendi yapısında yer alan yağlara zarar vermeden saçları kir ve yağdan arındırır. 


Vee olmazsa olmazımız... "Trukid Cool Conditioner" yani saç kremsiz yapamıyoruz. Upuzun saçları ne kestirmeye izin veriyorlar ne de taramaya. Ama saç kremi sayesinde artık banyo sonrası saç taramak bile çok eğlenceli.  Geçtiğimiz pazar günü herzamanki gibi Aysu banyosunu yaptı saçını bile kuruttu. Sonra Aslı'nın bile saçını tarayıp kurutmak istedi. Böyle de şirin şirin abla kardeş oynadılar...

Saç taramaya bir diğer yardımcı da "Trukid dancing hairdetangler" yani karışıklık açıcı saç spreyi.  Saçlara yapışmayan özel formülü sayesinde çekiştirmeden, koparmadan ve canlarını yakmadan çocukların saçlarını taramak mümkün...


Okul Alışverişi

$
0
0
Bu sene Aysu da Aslı da ilk okullu oldular. Bir tane 1. sınıf bir tane de 3. sınıf  iki çocuğum ile bu yıl çok eğlenceli olacak gibi duruyor. Aysu'da yanmış olan devreler daha yeni yerine gelmişken hoop bir tane daha 1. sınıf. Üstelik sistem tamamen değişmiş. Düz yazıya geçilip, harf öğrenme sırası değişmiş. Aysu için de sil baştan, şimdilik alfabeyi düz yazı ile yazmayı öğreniyorlar :)


Neyse biz gelelim eğlenceli kısmına. Okul alışverişi... Ben de oldum olası kırtasiye alışverişini sevmiştim. Bence herkes bayılıyor. Kırtasiyeye girdim mi kendimi kaybediyorum bazen. Online kırtasiye alışverişine de ayrı severim. Bazen öyle farklı şeyler çıkıyor ki karşıma... 



kalemlik.com bu sene kızlar için defter, kalem ihtiyaçlarımızı alırken kendime de renkli kalemler ekledim alışveriş sepetine :) Sık sık okulda kaybolan kalemler için Stabilo kurşun kalem stoğu yaptım diyebilirim. Üstelik bazı okul çantalarında indirim olduğunu görünce kayıtsız kalamadım. Aslı'nın uzun zamandır "çekçekli Hello Kitty çanta" istiyorum demesi üzerine bir tane attım sepete. Ama diğer çantası da henüz yıpranmadığı için bunu ikinci döneme sakladık :)

Doğal, Eğlenceli ve Güvenli Bir Diş Fırçalama

$
0
0
Her sabah-akşam,çikolata-şeker yedikten sonra bizim evde, "Kızar dişler fırçalandı mı?" sözleri uçuşur... Evet diş fırçalamayı hatırlatmak, hatta 8 yaşa kadar diş fırçalamalarına müdahele etmemiz şart. Oyun oynamak onların ilk görevi olduğu için unutmaları çok normal :)


Bizim severek kullandığımız "Jack N' Jill" diş fırçası ve diş macunlarından bahsetmek istiyorum bu postumda.



"Jack N' Jill"çocuk diş fırçaları gövdesi tamamen mısır koçanından titizlikle imal edilmektedir. Yumuşak fırça kılları narin diş etleri ve kırılgan diş minesi için çok güvenlidir.  Diş macunları da hiç bir kimyasal zararlı madde içermeyip, 5 çeşit organik meyve aroması da Amerikan USDA sertifikalıdır. Florür, şeker, renklendirici, SLS, BPA, koruyucu madde içermez...

Diş bakımına daha bebeklik dönemde, ilk dişler ile başlanmalı :) 6-18 ay arası için "Jack N' Jill" markasının silikon parmak fırçası, bebeğinizin ağız hijyeni başlangıcı için doğru seçimdir. 
1-3 yaş arası için silikon parmak fırça ile küçük diş ve hassas diş etleri için idealdir.
Doğumdan itibaren "Jack N' Jill" doğal bebek diş temizleme mendilleri ile her beslenme sonrası ağız içini, damağını temizleyerek, ağız sağlığını kolaylıkla sağlayabilirsiniz.

D Vitamini Eksikliği

$
0
0
Geçenlerde instagram hikayelerinde kullandığım D vitaminini paylaşmış ve dm’den birçok soru gelmişti. Bir post hazırlamak istedim, işte size bir eczacı olarak D Vitamini eksikliği, nedenleri, tedavisi yazısı :)

D vitaminin eksikliğinin en önemli belirtisi kemik ağrılarıdır. Özellikle güneşten mahrum kaldığımız kış aylarında bu ağrılar daha da artar. Halsizlik ve vücut genelinde olan bu ağrıların dikkate alınmaması durumunda yetişkinlerde “osteomalazi” dediğimiz kemik yumuşaması, çocuklarda ise “raşitizm” görülebilir. 



D vitamininin başlıca görevi gıdalarla alınan kalsiyum ve fosforun işlenmesidir. Kalsiyum ve fosfor kemik sağlığı için son derece önemli minerallerdir. Dolayısıyla D vitamini için öncelikli olarak kemik sağlığının korunması için önemli bir vitamin diyebiliriz.



Kemiklerin güçlü olması için D vitaminine ihtiyacımız var ancak D vitamini eksikliğinde sadece kemiklerimiz zayıflamıyor. Uzun süreli D vitamini eksikliğinin meme kanseri, kolon kanseri, pankreas kanseri, kalp hastalıkları, depresyon gibi pek çok ciddi hastalığı tetiklediği biliniyor.
Kulağa komik gelebilir ama D vitamini eksikliği depresyona yol açtığını biliyor muydunuz?  Nedensizce mutsuz ve hüzünlü hissetme durumu D vitamini eksikliğinin başlıca belirtilerindendir. Beyinde üretilen ve ruh halinin düzenlenmesinde rol alan serotonin hormonu D vitamini eksikliğine bağlı olarak düşer.



Günde 10-15 dakika güneş ışığı görmek vücudun yeterince D vitamini üretmesine imkan verirken D vitamini eksikliği oldukça sık görülmesinin en önemli nedeni, vücudun güneşten aldığı UVB ışınlarına yeterince temas etmemesidir.



Cildinizin D vitamini üretebilmesi için 11:00-15:00 saatleri arasında güneş kremi sürmeden 10-15 dakika direkt olarak güneşle temas gerekiyor.  Haftada 3-4 gün bu uygulamayla vücudunuz ihtiyacı olan D vitaminini üretecektir. Fakat korumasız olarak bu zaman diliminde güneşte kalmak cilt kanseri gibi ciddi hastalıkların riskini arttırdığını da göz ününde bulundurmak gerekiyor. 10-15 dakika yeterli ve daha fazla güneşte durmak daha fazla D vitamini üretileceği anlamına gelmiyor. Bu nedenle 10-15 dakika güneşte durduktan sonra ya gölge bir noktaya geçmeli ya da yüksek koruma faktörlü bir güneş kremi sürmelisiniz.

Vücut güneşten aldığı D vitaminini başka hiçbir yolla ve besinle alamaz. Nedeni de D vitamini içeren besinlerde vitamin oranının az ve yeterli olmamasıdır. D vitaminin yoğun olarak bulunduğu besinler; balık, ciğer, yumurta gibi hayvansal ürünlerdir. Bu sebeple vejeteryan beslenme de D vitamini eksikliğini tetikler. 

D vitamini eksikliğinin ölçümü için doktora başvurup eksiklik halinde bir D vitamini preparatı kullanmakta fayda var.
Sağlıklı günler…. 

Hassasiyet Yok, Tedavisi Var

$
0
0
Ailecek çok sevdiğimiz Listerine gargara sabah akşam mutlaka kullanılır bizim evde. Kızların yaşına uygun olanı kullanırız hepimiz. Diş fırçasının ulaşamadığı her noktanın temizliği için gargara kullanımı çok önemli.

Şimdi Listerine'in yeni bir ürünü var. Ondan bahsetmek istiyorum. Dünyanın bir numaralı ağız bakım suyu Listerine, diş hassasiyetini tedavi eden ve %100 koruma sağlayan "Listerine Hassasiyet İçin Geliştirilmiş Koruma" isimli inovatif ürününü Türkiye pazarına sundu. Diş hassasiyetini, tedavi edici nitelikli tek ağız bakım suyu olan ürün, fırçanın ulaşamadığı yerlere ulaşarak tedavi sağlıyor. Diş hassasiyetinden acı çekenlere ilk yardıma koşacak olan "Listerine Hassasiyet İçin Geliştirilmiş Koruma" 9 kullanımda %100 koruma sağlıyor.

Yetişkin nüfusun %57’sinde görülen diş hassasiyeti, soğuk-sıcak ve ekşi ile şekerli besinlerin tüketimi sırasında tetikleniyor. Hassasiyet yaşayan kişi, diş minesinin zedelenmesi ile açıkta kalan tübüller nedeniyle ani ve keskin bir ağrı yaşıyor.  
Hassas dişler için klinik olarak kanıtlanmış rahatlama sağlayan Listerine, hassasiyete sebep olan açık tübülleri kristal teknolojisiyle yüzde yüz tıkıyor.  Hassasiyeti tedavi ediyor ve 9 kullanımda* %100 koruma sağlıyor. Aynı zamanda yanlış fırçalama uygulamasının sonucu olan hassasiyeti artırma riskini de ortadan kaldırıyor.
Hassasiyete karşı tek tedavi edici nitelikteki ağız bakım suyu olan "Listerine Hassasiyet için Geliştirilmiş Koruma"nın  günde iki kez 60 saniyelik süre ile 10ar ml olarak kullanılması tavsiye ediliyor.  Fırçalama işlemi gibi, yanlış uygulamada hassasiyeti artırma riski taşımayan ve gün boyu yeme içmeye karşı %100 koruma* sağlayan ürün, süpermarket, eczane, ve parfümerilerde 500 ml ve 250 ml olarak iki boyda satışa sunuluyor.
*Günde 2 kez düzenli kullanım ile

Rengarenk Sonbahar

$
0
0
Yaz insanı olsam da her mevsimde sevdiğim ayrı güzellikler var. Sonbaharda en sevdiğim ise rengarenk yapraklar. Dökülen sarılar, yeşilden kırmızıya dönenler, renk cümbüşü yaşatıyor bize :)


Hafta sonu gittiğimiz yazlıkta hem yaz havası gibi bir gün geçirdik, hem de benim aşk yaşadığımı kırmızı yaprak duvarında bol bol fotoğraf çekildik. 


Eeee dün başlayan yağmurlardan önce de son güzel havanın tadını çıkarttık...


Havalar soğusa bile her gün mutlaka dışarı çıkıp çocukların açık havada dolaşmasını sağlayın. Kapalı ortamlarda hastalıkların daha kolay bulaşacağını unutmayın. Evleri her gün havalandırmayı ihmal etmeyin.


Tek bir kalın parça giydirmek yerine tişört, gömlek hırka, mont şeklinde giydrimeye özen gösterin. Havanın durumuna göre terlemek yerine daha ince bir üst ile gezmesi daha sağlıklı.




Naturtint Saç Boyası

$
0
0
Size bugün doğal bir saç boyasından bahsetmek istiyorum.
Phergal firması ileri labaratuvar teknolojileri ile doğal bitki özlerinin kullanımı sonucunda ilk amonyak içermeyen kalıcı saç boyası Naturtint'i üretti. Naturtint’in yumuşak, doğal ve amonyak içermeyen formülü saçları besler ve korur, saçlara doğal parlaklık ve ışıltısını yeniden kazandırır. Naturtint markası kısa sürede tüm dünyada tanındı ve 30 ülkede müşterilerin güven ve sadakatini kazanmayı başardı.




NATURTINT, yenilikçi formülü sayesinde saçlarınızı ve saç derinizi 4 farklı aşamada nazikçe korur ve ışıltıyla parlayan saçlara sahip olmanızı sağlar.
Bu yenilikçi formül, organik bitkilerin özleri ve yağları ile zenginleştirilmiş olup saç ve saç derisine bakım yapabilme özelliğine sahip ilk saç boyasıdır. Naturtint, saç ve saç derinizi boyama esnasında da korur ve bakım yapar.
Yaşlanma karşıtı formülü sayesinde beyaz saçları tamamen kapatır. Naturtint Şampuan, Naturtint Koruyucu Krem ve Naturtint CC Krem doğal saç bakım ürünleriyle de saç ve saç derinizi korumaya devam eder.



Naturist ile ilgili bir kaç soru ve cevap ile aklınıza takılanlara cevap bulabilirsiniz. Daha ayrıntılı bilgi için www.naturtintturkiye.com adresini ziyaret edebilirsiniz. 

  • 1- Naturtint diğer saç boyalarından neden farklıdır?
Naturtint saçlarınıza maksimum renk ve parlaklık sağlamasının yanı sıra saç renginizi 5 hafta süresince korur. Bitkisel içerikli çok özel formülasyonu sayesinde saç tellerini korur, yeniden yapılandırır, canlılık ve ışıltı kazandırır.
Naturtint saç boyalarında bulunan PEG2 oleamine saçları güçlendirir, krem bazlı glikatörü ise dermatolojik olarak test edilmiştir. Naturtint Şampuan ve Naturtint Bakım Kremi ile birlikte saç kırılmalarını engeller, saç ve saç derisini yatıştırır, nemlendirir ve beyaz saçları kapatır.
Naturtint paraben, silikon, parafin, mineral yağlar, SLS, ağır metaller ya da petrol türevlerini içermez. Naturtint hayvanlar üzerinde test edilmemiştir.
  • 2- Naturtint amonyak içermediği halde boyama işlemini nasıl gerçekleştiriyor?
Saç boyamasında en önemli içeriklerden bir oksidandır. Saç boyası ve developer karıştığı zaman oksijen açığa çıkar ve saç dipleri açılarak renk absorbe edilir. Oksidanın etkili olabilmesi dolayısıyla Ph dengesini koruyabilmek için alkalik bir bileşen kullanılması gerekir. Amonyak bu amaç için kullanılmaktadır, son derece etkin olup saçlara büyük bir zarar vermektedir. Naturtint bu alkali bileşen yerine ethanolamine kullanır. Amonyak gibi zararlı olmayıp Ph dengesinin özenle korunmasında etkin bir rol oynar.
  • 3- Naturtint ne kadar doğaldır?
Naturtint saç ve saç ve saç derisini maksimum düzeyde koruyan, saç tellerini yapılandıran, saça ışıltı ve canlılık veren doğal bileşenler içerir. Diğer boyalarda olduğu gibi formülasyonu sağlayabilmek adına minimum seviyede kimsayal bileşenler de içermektedir.
  • 4- Naturtint hipoalerjenik midir?
Naturtint dermalatolojik olarak test edilmiştir. Klinik deneyler Naturtint saç boyasının saç derisine zarar vermediğini göstermiştir. Saç derisinde herhangi bir komplikasyona neden olmadığı iddası hiçbir boyada bulunmamaktadır.

Bolu Gölcük Milli Parkı

$
0
0
Bu pazar için nereye gitsek diye düşünürken Bolu Gölcük Milli Park geldi aklımıza. Daha önce de heveslenip fırsat olmamıştı. Şimdi ise tam zamanı dedik :) Benim sonbaharda başlayan rengarenk yaprak sevdası bizi Bolu yollarına düşürdü.


 Ama şöyle de bir durum vardı bu pazar günü için; Avrasya Maratonu. Avrasya Tüneli ve Boğaziçi Köprüsü trafiğe kapalı, 2. köprüde ise trafik yoğunlaşmıştı. Biz de böyle güzel bir organizasyon vesilesi ile 3. köprüyü kullanalım dedik :)  


Biz giderken Bolu tünelinden değil de dağını tırmanmayı tercih ettik. Gölcük ise Bolu merkezden 17 km uzaklıkta. Biraz şehir içinden geçip dağların virajlı yollarından Gölcük'e varıyorsunuz.


Otomobil için giriş ücreti 12 TL, otoparkı ise çok doluydu. Ama gezerken bu kalabalığa pek denk gelmiyorsunuz. Göl çevresinde restoran ve kafetarya var, aç kalmazsınız :) Bir de fotoğraflara konu olan ama giremediğiniz Orman Bakanlığı misafirhanesi var.


Gölcük yapay bir göl yani gölettir. Gölete görsel güzellik katması ve su sistemini tamamlaması için nilüfer gibi bazı su bitkileri de sonradan bölgeye yerleştirilmiştir.


Gölün etrafını yürüyerek gezmeniz çok keyifli, yaklaşık 40 dakikada tamamlayabilirsiniz. Ya da bizim gibi fotoğraf çeke çeke 1,5 saatte :)


Ekim-Kasım aylarını özellikle rengarenk doğası için mutlaka gidin derim. Ocak-Şubat aylarında da karda mangal keyfi yapıp, buz tutmuş göl ve orman manzaralı fotoğraflar çekmek için idealmiş. Yine geleceğiz gibi görünüyor.


Ah bir de güzel günün keyfi İstanbul'a dönüş trafiği ile bozulmasa.






17 Kasım Dünya Prematüre Günü

$
0
0
Türkiye’de doğan her 10 bebekten biri prematüre olarak dünyaya geliyor ve hayata büyük bir mücadeleyle başlıyor... Bu yüzden onlar dünyanın en minik savaşçıları, küçük kahramanları... Her yıl 17 Kasım daha bir önem kazandı, çünkü ben de bir prematüre annesiyim... Aslı ile ben de az çok yaşadım o mücadele günlerini... Aldığımız en minik kıyafetlerin bile üzerine bol gelmesi gözümde canlanıyor.


Biliyor musunuz, 30 yıl önce ilk bebek bezini üreten #Prima, yine bir ilk ile üstelik çok anlamlı bir sosyal sorumluluk projesi ile karşımızda..  Prima, prematüre bebeklerin ihtiyacına uygun en küçük bebek bezini tasarladı... En küçük kahramanlarının bu büyük mücadelesine ortak olmak için bu özel bezleri hastanelere bağışlıyor... Siz de #prematüregücü ve #prima etiketleriyle bu videoyu paylaşarak prematüre bebek ve ailelerine destek olabilirsiniz... Her bir paylaşım "El Bebek Gül Bebek Derneği"nin prematüre bebekler için oluşturulan "Anne-Bebek" fonuna desteğe dönüşecek... Haydi sen de paylaş ve destek ol...




Nutrigen Propolis

$
0
0
Kış mevsimi bu sene biraz geç gelse de, soğuk günler kapımızda. Bir de okul dönemi olunca hastalıklara karşı önlem almak şart. Ben Aysu ve Aslı için kullandığım Nutrigen Propolis'ten bahsetmek istiyorum. İçeriğinde Propolis ekstresi, 13 Vitamin ve 4 Mineral var. Nutrigen'in "üzüm", "OMEGA" veya "vegy"ürünleri ile dönüşümlü kullanıyorum. Diğer kullandığım ürünler hakkında da paylaşımlar yapacağım.


Peki nedir bu Propolis?

Propolis, arıların kovanlarını bakterilere, virüslere ve mantarlara karşı korumak için geliştirdiği bir bileşiktir. Bu sayede arılar kovanlarını dış etkenlere karşı koruyabilmektedirler. Nutrigen Propolis Şurup propolis ekstresi ile güçlendirilmiş takviye edici gıdadır. Nutrigen Propolis çocukların günlük olarak alması gerekli Vitamin A, B grubu Vitaminleri (Folik asit dahil), Vitamin C, Vitamin D, Vitamin E, Vitamin K, Bakır, Selenyum, İyot ve Çinko ile zenginleştirilmiştir.



Propolis'in Faydaları;
🌟Antibakteriyel, antiviral, antifungal, antioksidan, antiparazitik ve immünostimülan özelliklere sahiptir
🌟İçindeki vitamin ve mineraller sayesinde bağışıklık sisteminize ilaç gibi gelir ve güçlendirir
🌟Bağışıklık sistemini güçlendirdiği için grip, nezle, soğuk algınlığı gibi hastalıklara karşı vücudu korur, oluşmuş hastalıkların iyileşme sürecini hızlandırır
🌟Diş eti iltihaplanmalarında, ağız içinde çıkan yaralarda hızlı bir iyileştirici etki yaratır
🌟Kansere yakalanma riskini azaltarak, C vitamini başta olmak üzere içindeki birçok yararlı bileşen sayesinde oluşmuş olan kanserli hücrelerin de büyüyüp çoğalmasını engeller.

Çamaşır Suyu Ya Da Neee?

$
0
0
Geçtiğimiz günlerde Melinasmom Merve, çamaşır suyunun zararlı etkilerinden bahsetmiş beni de "çamaşır suyu kullanıyor muyum ya da yerine ne kullanıyorum?"şeklinde mimlemişti. Ah o eski bloglarda mimleri ne severdim hemen cevap vereyim.

Çamaşır suyunu yok denecek kadar az kullanıyorum. Onun yerine geçecek farklı doğal formüller ya da organik deterjanlara yer vermeye çalışıyorum.
Önce ben de "çamaşır suyu"nun zararlarına yer vermek isterim. Çamaşır suyunun içeriği Sodyum hipoklorit denilen bir maddedir. Temizleme esnasında hem solunum yolu, hem de deriden absorbe olarak vücudumuza zarar vermektedir. Türkiye'de çamaşır suyu tüketiminin dünya sıralamasında ilk sıralarda olduğunu biliyor muydunuz? Banyo tuvalet temizliği, bazen mutfak eşyalarının yıkanması dahi birçok yapılan temizlikte baş roldedir. Çok iyi temizlik yapara ama malesef birçok rahatsızlığı da beraberinde getirir.
Solunum hastalıkları, astım ve alerjiye sebep veren etkenlerden biridir. Hayatında hiç sigara içmese bile çamaşır suyu ile temizliği hiç ihmal etmemiş ev hanımlarda görülen astımın baş kahramanıdır. Ah eczaneye gelen öyle hastalarım var ki çamaşır suyu olmadan temizlik yapmış saymıyorlar. Ama vücutlarına verdikleri zararın farkında bile değiller.
Daha önceleri evde çamaşır suyu kullandığımda hatırlıyorum da nefes almakta zorlandığım zamanlar oluyordu. Hele bir de banyoda kapalı ortamda temizlik yapıldıysa bayılmak garanti.

Peki bunun yerine ne yapabiliriz? Söz konusu bakterileri yok etmek ise pekala bunu karbonat, sirke, organik deterjanlar, çamaşır sodası, oksijenli su gibi çamaşır suyu yerine geçebilecek maddeleri kullanabiliriz.
Evde organik detrjanlara yer vermeye çalışıyorum. Onun dışında doğal yöntemler arasında en çok tercih ettiğim elma sirkesi. Elma sirkesi zeminleri, fayansları ve cam eşyalarını parlatmada çok başarılı. Ayrıca mikroplardan da arındırıyor.

Dezenfektan olarak tercih ettiğim bir diğer madde ise oksijenli su.  Klozet, duş ve küvetlerde kullanabilirsiniz. E vüvutta bile dezenfektan olarak kullanılan bir madde olduğunu düşününce çamaşır suyu yerine kullanmayı eminim siz de tercih edersiniz. Oyuncak temizliği için de 1/10 oranında su ile karıştırıp rahatlıkla kullanabilirsiniz.

Sığacık

$
0
0
Son İzmir'e aile ziyaretimizde halamızın pazartesi izinli olduğunu öğrenince bir gün daha kalalım dedik ve halamız bizi Sığacık adlı şirin mi şirin bir kasabaya götürdü. Ben tabii Ata Demirer'in filmini tek izlemeyen olarak biraz yabancı kalsam da aslında filmin çekildiği mekanlar, sokaklar buralar. İstanbul'a gelir gelmez de filmi izledim bu arada.


Keşfedilmemiş gibi geldi ama sonra düşündük de biz pazartesi günü gitmiştik, her yer çok sakindi. Oysa ki konuştuğumuz bir esnaf ile pazar günkü kalabalığı anlatırken "dün biz bile burada olmak istemezdik" dedi :)



Ama böyle şirin mi şirin sokakları ile tam bir Ege kasabası olan Sığacık'ı iyi ki keşfettim...



İzmir'e 52 km mesafede ve özel aracınızla giderseniz 40-45 dk sürüyor.



Sığacık'a niçin gidilir derseniz ben fotoğraf için bile tekrar giderim. Sığacık Kalesi içerisinde şirin evleri görebilirsiniz. Yerlilerin oturduğu evlerin bazıları butik pansiyon, bazıları restoran, bazıları da soluklanabileceğiniz güzel kafe... Ama her sokak çiçek açmış, her sokak ayrı fotoğraf karelik.


Bir de "Olanlar Oldu" filminin geçtiği pansiyon var, artık mutlaka uğranması gereken bir nokta olmuş :)


Sığacık'a kadar gitmişken Teos Antik Kenti'ni de uğrayın. Tarihi kaynaklara göre MÖ. 1000 yıllarında kurulduğu söyleniyor. Dionysos tapınağı, tiyatro, agora ve liman kalıntılarını görebilirsiniz.


Yemek için ise tabii ki deniz ürünleri tercihiniz olun :) Limandaki balıkçıların günlük taze taze tuttukları balıkları sallana sallana teknede de yiyebilirsiniz. En ünlü rakı-balık mekanı ise "Milos". Asma altı masaları ile Rum Meyhanesi konseptinde. Deniz mahsulleri ve taze meze çeşitleri var.



Ve işte benim karelerim, çok şrin bir yer değil mi :)



Yeni Bir Yıl Geliyor...

$
0
0
Her sene yeni yıl konseptli bir çekim yapmayı gelenek haline getirdik. Bu yıl konseptimizde PeraPie tütüleri yer aldı. Bu tütüyü giyip mutlu olmayan çocuk yoktur diye düşünüyorum... Biz de tütülerimiz ile güzel bir hatıra çekimi yaptık...


Kazaklarımızı ve taçlarımızı H&M'den alıp kombinledik... Nasıl olmuşlar. Onlar çok eğlendi hatta, şarkı sözü bile yazdı Aysu. Onu da yeni yıla saklayalım :)






Aslı ve Beren'nin 6 Yaş Doğum Günü

$
0
0
24 Aralık 2017 günü Aslı ve çok sevdiği kankası Beren için çok özel bir gündü. Ortak doğum günlerini kutladılar. Daha önce bir arkadaşımızın doğum günü için gittiğimiz "Babalu Aktif Eğlence Merkezi" aklında kaldı ve 6 yaş doğum gününü orada yapmak istedi. Biz annelere de organizasyonu düzenlemek kaldı...


Pazar günleri yoğun olduğu için erken saatte kutlamak en güzeliydi. Hem çocuklar doyasıya eğlendi, tam acıktıkları saatte de çıkıp yemeklerini yediler, sonra da pastayı kestik.


Biz ve tüm konuklar tam saat 10:30'da oradaydık ve tüm çocuklar eğlencenin içine atladılar... Biz anneler, anneanneler, babaanneler de sohbete yemeye içmeye başladık. Böyle mekanların en güzel avantajı çocuklar doya doya eğlenirken sizlerin yanınıza uğrama gereği bile duymuyorlar.



Ve artık öğle saatlerinde çocuklar biraz yorulmuş, acıkmış bir şekilde geldiler ve yemeklerini yediler. Üç çeşit çocuk menüsünden istediğinizi seçiyorsunuz. Biz hepsi  köfte-patates olsun istedik.


Ve önemli an pasta kesme zamanı. İşte şimdi Aysu ve Beren prensesler gibi elbiselerini giydiler. Pastanın mumlarını üflediler.. Elbisemiz için PrettyRuffle'ye çok teşekkürler...


Mutlu yaşlar Aslı ve Beren...





Women's Health ile Snow Yoga Weekend

$
0
0
2018'in ilk hafta sonu süper başladı... İnşallah tüm sene böyle devam eder :)

"Women's Health" dergisi editörü Sibel Yeşilçay'ın davetiyle Kartalkaya'da Kartal Otel'deydik. Darga Academy ile karda yoga deneyimi yaşadık. Kendimi dinlediğim, dinlendiğim, arındığım bir hafta sonu oldu :)


Cuma öğlen saatlerinde Kartalkaya yolculuğu başladı. Akşam 5 çayına yetişip, Diyetisyen Elvan Odabaş'ın sağlıklı tarifleri ile Lipton çaylarımızı yudumlarken Sibel hanım muhteşem hafta sonumuz hakkında bilgiler verdi. Sonrasında da İpek Darga program akışı hakkında konuştu. Bizden ricası o iki gün boyunca kırmızı et yemememiz, her lokmayı en az 20 kez çiğnememiz, alkol almamamızdı. Böylece yoga ruhumuza daha da iyi gelecekti.


5 çayı sonrası odalarımıza yerleşip akşam yemeği için yine bir araya geldik. Yemek sonrası ise termal kıyafetlerimizi, kar pantalonlarımızı giyip zirveye doğru yürüyüş yaptık. Otelin arama kurtarma görevlisi Erol bey hem bize eşlik etti hem de faydalı bilgiler verdi.



Dönüşte şömine başında İpek Darga ile farkındalık yaşam söyleşisi vardı. 


Diyetisyen Elvan Odabaşı'ndan ise yine faydalı bilgiler aldık. Bu bilgilerin bazılarını ise şöyle..
*Beyne tokluk sinyali 11. dakikada gittiği için yavaş yemeye özen göstermeli (Fast food yediğimizde bu yemek süresi 8-9 dakikaymış)
*Günde 3 tane yeşil çay tüketmeliyiz, sabah ve öğlen arası zaman diliminde olabilir,
*Öğlen ve akşam yemeklerinden sonra rezene çayı içmekte fayda var,
*Akşam yatmadan da rahatlatıcı papatya melisa gibi çaylar uyumamızı kolaylaştırır,
*Diyet listeleri kişiye özel olmalı,
*Hayatımızdan rafine şekeri olabildiğince çıkartmalıyız,
*Bal, agave şurubu, pekmez gibi akışkan tatları pişirmeden kullanmalıyız,
*Çocukların da şekere ihtiyacı var, hiç bir şeyi kısıtlamak olmaz. Onun yerine az tüketmesini öğretebiliriz.

Ve artık uyuyalım ki ertesi gün erken başlayacaktı...


Cumartesi günü sabah 8'de lobide toplanmış"Çam Çukuru" vadisine doğru yola koyulmaya hazırdık. Bu kez "Mauna Yürüyüşü" yaptık. Nedir? diye soranlara. Sessizlik hakimdi. Sadece doğanın, kara bastıkça karın sesini dinledik. Çıkışta ise teleferik ile yine sessiz bir şekilde sadece ileriki dağlara baktık...  Yine sıkı sıkı giyindik ama önceki gece yaptığımız yürüyüşten daha soğuk bir hava vardı.


Yürüyüş sonrası kahvaltıya geçtik, güzel bir şekilde yedik ki sonraki etkinliğimiz "karda yoga"ydı...


Matlarımızı aldık, yine sıkı sıkı giyindik ve karda yoga başlıyordu... Yoga doğada yapılan bir spor. kumsalda, dağlarda ve şimdi karda yapacaktık. İpek hocamızın güzel anlatımı, rahatlatıcı ses tonuyla zaman nasıl geçti anlamadık bile. Üşümek mi? Kesinlikte yoktu, üstelik montlarla bile değildik...


Bundan sonra 5 saatlik serbest zaman vardı programda. İsteyenler kayak yapacak, isteyenler karda kahve keyfi ya da  ne dilerse. Biz 5 kız toplanıp kayak yapanları izleyerek sohbete daldık. Ve zaman nasıl geçti anlamadık bile.


Tekrar yoga zamanıydı. Bu kez karda değil içerideydik.

Akşam yemeği sonrası ise A4 kağıtlarımız ve kalemlerimiz ile kafede buluştuk. Bu kez ne yapacaktık diye meraklandık. Kağıtlara istemediğimiz, bizi üzen ne varsa yazdık, içimizi döktük. Ve bu kağıtları yanan ateşe verdik, kül-duman olup evrene karıştı :) Şaraplarımızı da yudumlayarak (artık serbesttik) bir günümüzü daha bitirdik...


Son sabaha uyandığımızda yine hızla kahvaltımızı ettik bu kez zirvede yine karlar üzerinde yapacaktık yogamızı. Kar küreme araçları ile çıktık, toplandık ve başladık yogamıza :)



Zaman nasıl bu kadar çabuk geçti, hafta sonu neden bu kadar kısaydı diyerek bir baktık ki dönüş yolundayız.. Çok keyifli geçen bu hafta sonu için emeği geçen herkese çok teşekkürler...





Taze Direkt Ürünleri ile Meyveli Kek

$
0
0
İyi haftalar herkese.

Doğal ve taze ürünleri büyük şehirlerde yaşayanlar için büyük ihtiyaç ve özlem haline geldi. İşte bu amaç ile 2014 yılında bir hayal ile doğan Tazedirekt etin safını, sütün günlüğünü, meyve ve sebzenın doğalını bizlere ulaştırmaya başladı. Bizim evde özellikle günlük sütüne ilgi çoktu. Hele kaymaklı yoğrt mmm nefis... 2016 yılında hizmete verdikleri ara nedeniyle de çok üzülmüştüm.


İşte şimdi yine aramızdalar. Ben de geçtiğimiz hafta siparişlerimi verdim. Özlediğimiz günlük süte, kaymaklı yoğurda kavuştuk. Bir de daha önce de aldığım infüze çilek var ki efsaneee... İnfüze çilek, kokusu, dokusu korunarak kurutma yöntemi ile kurutulur. Kızlar bayılıyor. Bir de siparişime eklediğim kuru kayısı da olunca haydı biz bir meyveli kek yapalım dedik...


Tazedirekt ürünlerine bilgisayar veya telefonunuzdan online sipariş veriyorsunuz. Teslim zamanını ve yerini seçiyorsunuz. 24 saat içinde kapınızda oluyor siparişiniz. En güzel tarafı da aracı kargo şirketi olmadan kendi soğutuculu araçları ile teslim ediyorlar. 

Sömestr tatilinin yaklaşması ile evde yapılacak aktivite arayışları da başlamışken sizlere hem öneri olsun diye "meyveli kek" tarifimiz geliyor...

Tarif ise şöyle;

3 yumurta
1 çay bardağından az şeker (esmer şeker tercih edebilirsiniz)
1 çay bardağından az ayçiçek yağı
1 çay bardağı yoğurt
1 çay bardağı kuru meyve karışımı
2 su bardağı un (tam buğday unu tercihe göre)
1 kabartma tozu
1 çay kaşığı tarçın



Hepsını karıştırıp  170 derece fırında 40 dakika pişiyorsunuz :) Videomuz ise aşağıda...


Tazedirekt'in bir de şöyle bir kampanyası var;

Arkadasinizi davet edin 50 tazepara kazansin.
İlk siparisini teslim aldiginda siz de 50 tazepara kazanin.
1 Tazepara 1 TL değerindedir. Kazandığınız Tazeparalar, Tazedirekt alışveriş tutarınızın maksimum %15’i olacak şekilde kullanılabilir.

MoiPark'ta Eğlence Dolu Bir Gün

$
0
0
Önceki gün Hemfithemanne Gözde’nin davetiyle Moll of İstanbul’da bulunan MoiPark’taydık. Aslı ile okul çıkışı gittiğimiz eğlence parkında doyasıya eğlendik. Sizlere de sömestr tatili için güzel bir öneri olsun istedim…


Avrupa’nın en büyük kapalı eğlence kolonisi MOİPARK 12.000 m2’lik alanda iki kattan oluşuyor. Alt katta 10 yaşın üzeri, üst katta ise 4-10 yaş arası çocuklar için eğlence dolu onlarca oyun, ünite ve salıncak yer alıyor.


Dev salıncaklar, yüksek hızda seyreden mekikler, adrenalin dolu oyunlar, eğlence tünelleri, Türkiye’nin ilk ve tek korku konseptli oteli, hediye kazandıran üniteler ve eğlence dolu unutulmaz anlar…


Bizim eğlence dönme dolap ile başlayıp, atlı karınca ve çarpışan arabalar ile devam etti. Atlı karıncada çocuklar kadar biz de çok eğlendik :)




Çuf çuf tren ise hızıyla benim favorim oldu.


Alt katta yer alan Karnaval bölümünde oynadığınız oyunlar sonrası hediyeler de kazanabiliyorsunuz.


Doğum günü organizasyonları için de çok keyifli ve eğlenceli bir parti evi yapmışlar.  Taş kafalar ile pasta kesmek çok eğlencelidir...

Sömestr tatil planınıza ekleyin mutlaka...

Fenerbahçe Düş Yeri Deneyim Kulübü

$
0
0
Geçtiğimiz cuma günü Aysu ve Aslı çook eğlenceli bir gün geçirdiler. Ailecek Fenerbahçe DüşYeri Deneyim Kulübündeydik. Biz aile kafetaryasında kahvaltımızı yapıp, keyifle kahvemizi yudumlarken kızları gözlemledik, kızlar da çeşit çeşit atölyelere katıldılar.



STEM-A; bilim, teknoloji, mühendislik, matematik gibi pek çok konu, sanat ile birleşip hazırlanan deneyimlerden oluşuyor. Çocuklar macerayla keşfetmeyi öğrenip, yaratıcı bireyler olma yolunda ilerliyorlar. 

Kızlar gelir gelmez  "çizgi film yapımı atölyesi" ile başladılar. Karakterlerini çizip, onları seslendirdiler, sonucu izleyerek bir çizgi film yapımı içinde buldular kendilerini :)

"Mühendis beyinlere sosyal zeka" atölyesinde ise çeşit çeşit aktiviteler vardı. Burada, çocuklar ekip çalışması yapıp, sosyal iletişim kurarak,  mühendislik becerilerini gösteriyorlar.

Öğlen yemek molası sonrası Ebru atölyesine dahil oldular. Ebru sanatı hakkında verilen bilgiler sonrası kendi Ebru resimlerini yaptılar, çok keyifliydi...


Ve galiba en en en akıllarında kalan atölye “beceriksiz ressam robotu yapımı” Dikkatlice izleyip hazırladılar ve sonucunda robotlarını çalıştırınca o yüzlerindeki mutluluk paha biçilmezdi...


Fenerbahçe Düş Yeri Deneyim Kulübü, özel günlerde de organizasyonlar hazırlıyor. Doğum günleri, ebeveyn seminerleri, kurumsal anne-çocuk etkinlikleri, sömestr ve yaz kampları bunlardan bazıları.


Pazartesi hariç ger gün ziyaret edebilir, önceden www.fenerbahcedusyeri.com adresinden seanslar hakkında bilgi alıp, biletinizi satın alabilirsiniz...
Biz çok eğlendik farklı atölyeleri de deneyimlemek icin tekrar gidecegiz. Belki denk geliriz....

Viewing all 347 articles
Browse latest View live