Quantcast
Channel: Alev Geziyor
Viewing all 347 articles
Browse latest View live

Nesquik Studios

$
0
0
Öncelikle Nesquik ile aramız nasıl benim için öneminden bahsetmek isterim. Ben süt içemem, Aysu'ya hamileliğimde süt içmem gerektiğinin farkında olduğum için yağsız süte, çilekli veya kakaolu Nesquik katıp o şekilde her gün tüketebiliyordum. Aslı'ya hamileliğimde de bu şekilde yaptım. Aslı ise 18 aylık olduğu halde hala inek sütü içmiyordu. Ben de Nesquik ile bir deneme yaptım. İlk gece 330 ml biberona  1 tatlı kaşığı Nesquik ekledim önce garipsedi ama içti. 2. akşam 1 çay kaşığı ekledim yine içti. 3. akşam sadece yarım çay kaşığı kattığım halde içti. Yani ben 3 akşam Nesquik kullanarak sütü sevdirdim. Bir daha da Nesqukle vermeme gerek kalmadı. 


Şimdi kızlar sade süt sevdikleri halde ara ara değişiklik olsun diye evde Nesquik oldukça 1-2 çay kaşığı katıp o şekilde sütü içiyorlar. Aslında onların ilgisini çeken bir kaşık toz katıp süt nasıl renkleniyor. Yani kendileri tozu katıp karıştırmayı çok seviyorlar...

Nesquik® Opti-Start’ın besleyici içeriğinde, B,C ve D vitamini, çinko, demir gibi sütte bulunmayan vitamin ve mineraller bulunuyor. Bu özellikleriyle sütün faydalarını destekleyen Nesquik Opti-Start, çocukların yeterli, dengeli beslenme ve mutlu gelişimine katkıda bulunuyor.


Çocukların dengeli beslenmesini ve yaratıcılıklarını destekleyen Nesquik’in Türkiye Facebook sayfası, çocuklar ve biz anneler yönelik olarak yaratıcı ve eğlenceli bir dijital platform olan "Nesquik Studios"a dönüştürüldü.. Geçtiğimiz hafta da bu platformun tanıtımı için Ortaköy Pique Family Club'da hem bilgilendirici, hem de eğlenceli bir aktivite ile anneler bir araya geldik.

  

Nesquik Pazarlama Müdürü Lidya Yazmaciyan;Nestlé Beslenme,Sağlık ve İyi Yaşam Müdürü Diyetisyen Ceren Batmaz Sarı; Pedagog Tansu Oskay;Diyetisyen Elvan Odabaşı Kanar; cemiyet hayatının ünlü annelerinden Ayşe Kucuroğlu katıldı. Etkinlikte Anne-Çocuk Yazarı Derya Özel ise, çocuklarımızla birlikte yapabileceği eğlenceli ve yaratıcı faaliyetlere örnek bir Nesquik Studios workshop’u gerçekleştirdi.

  

İlk söz alan, Nesquik Pazarlama Müdürü Lidya Yazmaciyan’ın verdiği bilgiye göre Nesquik Studios Facebook sayfasında, eğlenceli ve eğitici içeriklerle çocukların öğrenme merakı ve hayal gücünü geliştiren oyun ve etkinlikler kurgulanıyor. Üstelik annelerin çocuklarıyla birlikte yapacakları yaratıcı aktivitelerle çeşitli ödüller kazanabilecekleri yarışmalar da düzenleneceğinden bahsetti.

Nestlé Beslenme,Sağlık ve İyi Yaşam Müdürü Diyetisyen Ceren Batmaz Sarı ise, sağlıklı beslenmenin çocukların sadece fiziksel değil, aynı zamanda zihinsel ve ruhsal gelişimleri için de çok önemli olduğuna dikkat çekerek, şunları söyledi: “Kalsiyum, demir, çinko, fosfor, D vitamini gibi vitamin ve minerallerin gerekli miktarlarda alınması, çocuklarımızın büyümesi, gelişmesi ve bilişsel fonksiyonları için büyük önem taşıyor.

Sonra sözü instagramdan da severek takip ettiğim diyetisyen Elvan Odabaşı Kanar aldı. Sağlıklı beslenmenin çocukların gelişimine katkısı ile ilgili bilgiler verdi. "Eğlenceli tabaklar ve renkli yiyecekler dengeli beslenmeye yardımcı oluyor" dedi. Günde en az bir kez aile beraber oturmalı yemek masasına, çocuğun tabağında 7 renk, 6 çeşit besin olmasına dikkat edilmeli, böylece çocuğun da görselinin gelişmesine katkı sağlamış oluruz. Çocukla beraber mutfağa girmek, çocuğun Fen bilimlerine ilgisini artırıyormuş. Bu arada babalar da ara ara çocuklarıyla mutfağa girmesi gerektiğinden de bahsetti. Çocukların sağlıklı beslenme ve porsiyon bilinci edinmesi için, beraber market alışverişi yapma, beraber yemek ve masa hazırlama gibi aktivitelerle beraber zaman geçirmenin de önemli olduğunu söyledi.

Söz Pedagog Tansu Oskay'a geldiğinde ise, eğer çocuklar bir oyunu tekrar tekrar oynamak istiyorsa bilin ki anne veya babayı o oyunda hissetmemiş olabilirler diye belirtti. 

Ayşe Kucuroğlu, çocuklarla oyun oynamaktan çok hoşlanmadığını ama onların oyunu, market alışverişi yapmak, evde bir yemek hazırlamak olabileceğinden bahsetti.

Ve artık sıra biz annelerdeydi. Yazar Derya Özel ise, çocuklarla nasıl eğlenceli aktiviteler yapabiliriz anlattı. Yaptığımız aktiviteler gibi birçok aktiviteyi ise Facebook Nesquik Studios sayfasından takip edebiliriz.
Seçenekleri değerlendirerek, çocuklarımızla birlikte kaliteli vakit geçirme şansına sahip olacağız. Bu sayede çocuklarının yaratıcı yönlerinin ve hayal güçlerinin beslenmesine de katkıda bulunabileceğiz.

Peki Nesquik geleceği nasıl besler? Besleyici bir bardak sütü, vitamin ve minerallerle daha da faydalı hale getirerek, çocukların geleceğini besliyor.

KAHVE

$
0
0
"Kahve sevmeyen var mııı?" bir reklam başlangıcı gibi oldu ama... Ses yok, yani sevmeyen yoktur.. Yani vardır da çok azdır. Gerçi onlardan biri de beni bulmuş, eşim :) Ben çok severim, hatta kahvenin her türlüsünü. Türk kahvesi, espresso, cappucino, latte, macchiato, mocha...  Kahve değil mi hepsi benim için aşk... Soğuk ya da sıcak hiç fark etmez.





Hatırlıyorum da Bulgaristan'da yaşadığımız dönemde (10 yaşımdan önce demek ki) neskafeyi az bir su ile karıştırırdık ki sıcak suyu koyunca bol köpüklü olurdu... Sene 1989 :) Sonra bir daha lisede hatırlıyorum, üniversiteye hazırlık zamanları uyumamak için içerdim de hiç fayda etmezdi. Yine uyurdum. Gerçi hala da kahve bende uykusuzluk yapmaz... Gece 23te içeyim 23.20de çoktaaaannn uykuya dalmış olabiliyorum. Bu yazıyı da saat 23.52 şu anda ve ben keyif için aldım kahvemi, yazmak istedim...


Kahve, kökboyasıgiller (Rubiaveae) familyasından Coffea cinsinde yer alan (eczacılıktaki botanik dersi notlarını unutsam da vikipedi imdadıma yetişti) bir ağaç ve bu ağacın meyve çekirdeklerinin kavrulup öğütülmesi ile elde edilen tozun su ya da süt ile karıştırılmasıyla yapılan bir içecektir... 



Çiçekleri beyaz ve hoş kokulu, kirazı andıran kırmızı meyvesinin içinde iki çekirdek bulunan, dikildikten 3 yıl sonra meyve vermeye başlayıp, 20-30 yıl meyve veren bir ağaçtır... Nemli ortamı sevdiğinden, kahve ağacını düzenli yağışın olduğu tropik bölgelerde yetiştirilmesi gerekir.


Vikipedi'de araştırırken şu bilgi ilgimi çekti :) Eğer kahve, yanardağı eteğinde yetiştiriliyorsa kül kokuyormuş, Muz ağaçları gölgesinde yetiştiriliyorsa da daha aromatik bir tadı oluyormuş... İlginç değil mi? Brezilya, kahve üretiminde dünya birincisiymiş. 



Peki "Türk Kahvesi" neden bu isimde biliyor musunuz? Türkiye'de yetiştirildiği için değil ki bir dönem denenmiş olmamış, yeni yeni Mersin ve Anamur bölgesinde yetiştirilmeye başlanmış. Bakalım sonuç ne olacak.. İsmi ise sunumundan dolayı; Telvesi ile servis edilen tek kahve sunum çeşididir ve Türkiye'de başlanmış bir servismiş. Bu arada Bulgaristan'da da "Tursko Kafe" derler, yani "Türk Kahvesi"dir anlamı :)



Evet kahve içmek bir keyif benim için öyle içimden geldi ve yazdım :) Siz bu yazıyı okurken ise ben çoktaaan sabah kahvemi içmiş olurum bile...



LEGO ile Yaratıcı Oyunlar

$
0
0
Lego nedir diye başlamak istiyorum söze? Çünkü bizde de bu şekilde başladı sunum. Lego'nun kelime anlamı "iyi oyun"muş... Evet gerçekten de düşününce beyin ve zihin gelişimine katkısı çok büyük.



Eğitimci Brent Hutcheson, 2 lego parçasını birleştirerek 24 farklı şekil, aynı renkte 6 lego parçasıyla ise 915 milyon farklı şekil yapabildiğimizden bahsetti. O halde düşünsenize farklı renkte 6 lego parçasıyla kaç farklı kombinasyon çıkar ortaya :)



Lego'yu sadece oyuncak olarak değil de anaokullarından başlayıp liseye kadara olan okul hayatında bir eğitim aracı olarak düşünebilirsiniz. Biz oyuncak gibi görsek de o gün öğrendiklerimden sonra kızlarla lego oynayarak daha kaliteli ve öğretici vakit geçirebilirim.
Görüş açımız bir A4 kağıdı kadar olduğundan bahsetti. Bu da 4 tane lego duplo parçasına eşitmiş. Oyun oynarken bu alan dışına çıkabiliyorsak sıra dışı düşünmeye açığız demekmiş ve çocukları bu sınır dışına çıkmaya teşvik etmeliymişiz.

Peki çocuklarla nasıl oyunlar oynayabiliriz, bunları yazayım;

*İlk önce 2 lego parçası alın elinize. Bunun keskin, köşeli kenarları, ya da parmak girebilecek girintileri veya düz yüzeyleri vardır. Çocuk öncelikle bunları bir hisseder. Öğrenmek, hissetmek dokunmayla başlar...
*Çocuğunuzla karşılıklı geçin ve birbirinize lego parçalarını atın. Önce karşılıklı, sonra çapraz atış olacak şekile. Bu göz teması için çok güzel bir aktivite.

*Çocuğunuzla karşılıklı oturup gözlerini kapamasını isteyin. Siz 3 lego parçasıyla bir şekil yapın. Eline verin ve sadece dokunaraka o şeklin aynısını yapmasını isteyin.

*Çocuğunuzla bu kez sırt sırta verin. Bir şekil yapın ve anlatarak (burada renkleri de devreye sokun) o şeklin aynısını yapmasını isteyin.

*Bizim son oynadığımız oyunda ise Brent Hutcheson arka tarafta bir şekil yapmıştı. Her gruptan bir kişi çıktı. O şekle bakıp kesinlikle kollara kullanılmadan rengi rengine aynısı yaptırmamızı istedi. Bizim gruptan çıkan olarak biraz zor anlatmış olsam da neyse ki yapabilenler çoğunluktaydı :)



*Bir de Lego Duplolardan bir yılan yapmamızı istedi. Ve her yılana göre kişilik bilgisi verdi. Benim için de minik bir yılan yaptığım için, küçük dünyamda mutlu olmayı seçen biri olduğuma karar verdi 



Bizim evde legolarla çok oynanıyor ve oynamaya da devam edeceğiz.


JOHNSONS BABY İLE YENİDOĞAN BEBEKLERE ÖZEL BANYO KEYFİ

$
0
0
Yenidoğan bebeklerin cildi yetişkinlere göre daha hassastır. Yapısal farklılıkları sebebiyle koruyucu özelliği de yetişkin cildi kadar gelişmemiştir.Sadece su ile yıkamak bile bebeğin cildine zarar verebilir. Tüm bu nedenlerleyenidoğanbebek cildinin özenle korunması gerekir.
 

 Johnson’sbaby®YenidoğanSaç ve Vücut Şampuan, özel içeriği ile suyu yumuşatır ve bebeğinizin cildinin nazikçe temizlenmesine yardımcı olur. Sabun içermez, bebeğin cildini kurutmaz. Gerçek Göz Yakmayan formüllüdür.Hipoalerjenik* olan Johnson’sbaby®YenidoğanSaç ve Vücut şampuanı bebek cildinin doğal PH  değerine uygundur.  Pediatristler tarafından test edilen Johnson’sbaby® YenidoğanSaç ve Vücut Şampuan’ınyenidoğan bebek cildine uygunluğu klinik olarak kanıtlanmıştır.

*Alerji riskini minimize edecek şekilde formüle edilmiştir.
Tavsiyeedilensatışfiyatı: 15,50tl /300 ml
Bebek masajı önemlidir…
Masaj bebeklerin duyusal gelişimi için en önemli fırsatlardan biridir.
Masaj aynı zamanda bebeğin;
• Kas koordinasyonunu geliştirir, esneklik sağlar,
• Fiziksel gelişimine yardımcı olur,
• Rahatlamasına ve uyumasına yardımcı olur,
• Hareketliliğini arttırır, bedensel etkinliklerine yardımcı olur,
• Kan dolaşımının, kalp atışlarının, solunumun ve sindiriminin düzenlenmesineyardımcı olur,
• Bağışıklık sistemini güçlendirir.
Anne için ise bebeği okşamak, ona dokunmak, annelik hormonu diye bilinen, annenin sütünün artmasını ve rahatlamasını sağlayan ‘prolaktin hormonunun’ salgılanmasını artırır. Masaj bebeğinizle aranızdaki duygusal bağı güçlendiren, onun tüm bedensel sistemleri üzerinde olumlu etkisi olan çok güçlü bir iletişim yoludur…
Johnson’s® babyPapatya Özlü Yağ cildi nemlendirirken yağlılık hissi bırakmaz.
Islak cilde uygulandığında kuru cilde uygulanan birçok losyon ve kreme göre cilde 10 kata kadar daha fazla nemi hapsettiği klinik testlerle kanıtlanmıştır.

Johnson’s® babyPapatya Özlü Yağı iç rahatlığı ve güvenle kullanabilirsiniz,
çünkü:
• Klinik testlerle yumuşaklığı kanıtlanmıştır.
• Hipoalerjeniktir. (Alerji yapma riski en aza indirilmiştir)
Tavsiyeedilensatışfiyatı: 17,5tl/300 ml

#johnsonsyenidogansampuan
#johnsonscokdahafazlası

Build-A-Bear Workshop (Kendi Ayıcığını Tasarla)

$
0
0
Geçtiğimiz hafta kızlarla çok farklı bir deneyim yaşadık. Hem eğlendik, hem öğrendik. Moll of İstanbul'da bulunan "Build a Bear Workshop" mağazasından bahsetmek istiyorum. Koca bir dükkan dolusu, sevimli ayıcıklar, kedicikler, köpecikler veya çizgi film karakterleri, hepsi size tüm sevimlilikleriyle karşılıyor. Peki nesi farklı bir deneyim. İşte bu ayıcığı (ben ayıcık diyorum, çünkü biz sevimli bir ayıcık seçtik) siz istediğiniz gibi tasarlıyorsunuz.. İşte adım adım neler yaptık...



1. Aşama-Beni Seç;

Bu aşamada tasarlamak istediğiniz pelüş oyuncağı seçiyorsunuz. Bu bir ayıcık, tavşancık, kedicik olabilir. Ya da çok sevdiğiniz çizgi film karakterleri de var... Biz sevimli mi sevimli ve tabii ki pembiş bir ayıcık seçtik.






2. Aşama-Beni Duy;

Bu aşamada ise, bir ses kaydı yapabilir veya oradaki hazır ses kayıtlarından veya müziklerden seçebilirsinz. Çok ilginç bizimkiler Frozen müziği istemeyip kendi seslerinin kaydını yaptılar. "Merhaba ben Aslı ve Aysu'nun ayıcığıyım. Onları çok seviyorum" diyor bizim sevimli ayıcık... Ve bu kayıt ayıcığın içine yerleştiriliyor ileriki aşamalarda :)

3. Aşama-Beni Doldur;

Bu aşamada içi dolduruluyor ve istediğiniz derecede pofuduk  bir ayıcığınız oluyor. Pamuk şeker veya sakız kokularından birini seçip kokusu; ayrıca atan bir kalp ve az önceki ses kaydı da ayıcığın içine yerleşiyor.



4.Aşama-Bana Sarıl;

Elimize minik birer kalp alıp dilek diliyoruz ve ayıcığımıza kocamaaan sarılıyoruz... Ahhh bu onların tasarladığı ayıcık nasıl içten sarıldılar...





5. Aşama-Beni Temizle;

Yeni doğan bebekler de yıkanır ya öyle düşünün fırça ve havayla onun ilk banyosu yaptırılıyor :)



6. Aşama-Beni Giydir;

İşteee kızların en zorlandığı bölüm desem eminim şaşırmazsınız. Ki ben bile çok kararsız kaldım. Öyle çok şirin kıyafetler var ki. Sevimli ayıcığımız için bir kaç kombin hazırladık. Sonra bu seçtiğimiz şort ve tişörte karar verdik ve bu sevimli kalp gözlüklerle havasına hava kattık..













7. Aşama-Bana İsim Ver;

Bu adımda pelüş oyuncağımıza bir isim veriyoruz. Biraz düşünüp "Fıstık" ismini uygun gördü kızlar. Doğum belgesi de çıkarttık



Vee "Fıstık"ımıza Arkadaş Sözü verip ona heep sıkı sıkı sarılacağımızı söyledik..



Build-A-Bear Workshop'da başka neler var ?

Build - a Bear Workshop'ta isterseniz doğum günü partileri, Workshop atölyeleri yapabilirsiniz. İstanbul'da Capitol AVM, Marmara Park AVM ve Mall of İstanbul'da; Ankara'da ise Kent Park AVM de bir Build a Bear mağazasına uğrayarak bu eşsiz deneyimi yaşayabilirsiniz.
Bu gün için arkadaşım Serap'a sevgilerimle...

Sizleri de unutmadım bu arada, bu aşağıdaki sevimli ayıcığı kazanmak için instagram hesabımda (alevgeziyor) 23 Şubat tarihine kadar geçerli bir yarışma var. Beklerim...



Anne-Kız Londra'dayız

$
0
0
Geçen sene ilk kez Aysu ve benim için bir yurt dışı gezisi plânlamıştım ve Paris'te muhteşem3 gün geçirmiştik. Hal böyle olunca, Aysu ile gezmenin keyfine varınca, hele de üstüne "Kemal'in Londra Günlüğü" kitabı her akşam baş ucu kitabımız olduysa yine planlar yapıldı ve biz Londra'dayız... Tabii ki ayrıntılar en kısa zamanda yazacağım ama bu da bir "Helloooo" olsun dedim :)


Gezmeyi Seviyoruz

$
0
0
Kim sevmez ki, gezmeyi, yeni yerler keşfetmeyi. Bu yurt dışı da olabilir, yurt içi de. Bazen yaşadığımız şehirde bile keşfedilmeyi bekleyen semtler, sokaklar vardır. Mesela benim aklımda olan yerler var. Sosyal medyada fazla gördüğüm, merak ettiğim ama bir gidip keşfedemediğim. Bir gün fotoğraf makinesini de alıp keşfetme planları yapıldı arkadaşlarla, bakalım neresi olacak?



Ama ben galiba yurt dışını keşfetmeyi daha çok seviyorum. Avrupa, zaman ve maddi bakımından daha uygun olunca gezi planlarımızda daha sık yer alıyor... 


Peki biz gezilerimiz nasıl planlıyoruz. Eşimin alışkanlığı vardır, her gün mutlaka SkyScanner'a bakar. Hatta sabahları "Aleev seni şuraya göndereyim, Alev bu tarihte buraya tek gider misin?" gibi sorularla karşılaşabiliyorum. Hoşuma gidenler olunca olur diye cevap verip araştırmayı derinleştiriyoruz. Sonra ya tarih uygun olmuyor, ya o tarihte başka planlar oluyor. Neyse yine de yılda 2-3 seyahat iyidir. Evet ilk olarak hep uçak biletimizi alırız, otel ve oradaki gezi detaylarını sonra inceleriz. Otel konusunda ise booking.com yardımcımız oluyor.



Yurt içinde ise daha çok  gurme turları ilgimizi çekiyor, gidip yiyelim, yemeklerini keşfedelim :)  Mesela, Adana-Antep-Hatay gezimiz, Kapadokya-Kayseri gezimiz...

Gezmek güzeldir be... AlevGeziyor ve gezmeye devam edecek inşallah...

Femilift Teknolojisi

$
0
0
Geçtiğimiz hafta arkadaşım Gül Sural’ın davetiyle Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Murat Emanetoğlu’nun muayenehanesinde blogger anneler ile bir araya geldik. Konumuz “genital estetik” ve “idrar kaçırma” gibi problemlerde kullanılan  son teknoloji olan “FEMİLİFT”i tanımaktı.

Hamilelik, doğum, menopoz ve hormonal kaynaklı sorunlar, kadınları etkileyen ve beraberinde genital yapıda deformasyonlar oluşturabilen etkiler yaratabilir.  Her 3 kadından birinde mevcut olmasına rağmen toplumsal tabular sebebiyle çok fazla dile getirilemeyen bu problemler maalesef hayatı direkt etkilemektedir.

Femilift; idrar kaçırma, genital bölgedeki deformasyonları ve tekrarlayan vajinal enfeksiyoları, jinekolojik muayene gibi acısız ve hızlı bir yöntemle tedavi eden bir lazer teknolojisidir. Doğum sonrası süreçte, vajinal bölgedeki bozulan doku, pelvik taban direncini zayıflatabilir.


Son teknoloji bir sistem olarak Femilift; vajinal dokuyu güçlendirip form kazandırarak tamamen iyileşme sağlar.


Özellikle yeni annelerde bu problem varsa doğumdan 6 hafta sonrasında uygulanabiliyor olması avantaj. Yani emzirmeyi etkilemiyor. 


Uygulama için yaş sınırı olmamakla beraber, ön muayene yapılıyor ve eğer sorun Femilift teknolojisiyle giderilebilecek bir durumsa uygulanıyor. Bazı durumlarda cerrahi işlemler gerektirebiliyor bu kez cerrahiye yönlendirme yapılıyor. 

Vajinal kuruluk, tekrarlayan enfeksiyonlar ve  idrar kaçırma, kadınların hem cinsel hem de sosyal hayatlarını sıkıntıya sokmaktadır.


Femilift yöntemi ile yapılan genital estetik uygulamalar, sosyal hayatın kalitesini arttırmasının yanı sıra cinsel hayatı da sağlıklı hale getirir.


Doktorumuz bize kullanım alanlarından bahsederken, en dikkatimi çeken ise HPV virüsünün sebep olduğu genital siğillerde de etkili olması ve ayrıca bu virüsün sebep olduğu rahim ağzı kanserinin belirli aşamalarında yine “FemiLift” teknolojisiyle tedavi edilebiliyor olması.


Cinsel yolla, en sık geçen hastalıklardan birisi de genital bölge siğilleridir. Genital bölgede dağınık olarak bulunurlar. Küçük, cilt renginde, karnıbahar şeklinde görülürler. 1 mm den başlayıp çok daha büyük ve çeşitli kümeler şeklinde olabilirler. Genital  bölge siğillerinin hem ilaçla hem de cerrahi olarak tedavisi vardır. Ancak bu hastalık, HPV (Human Papilloma Virus) ile oluştuğu için bilindiği gibi rahim ağzı kanserine yol açabilir ve bu konuda dikkatli olunması gereklidir.

Tamamen önlemese bile, HPV nin en tehlikeli tiplerine karşı üretilmiş aşıyı yaptırın. Aşının, ilk cinsel ilişkiye başlamadan önceki yaşlarda yapılmasıyla, en yüksek derecede koruma yaptığını unutmayın.

Ayrıca HPV daha önceden alınmış olsa bile özellikle ikili aşının rahim ağzındaki ortaya çıkmış hücre değişikliğinde ilerlemeyi-tekrarlamayı azalttığı ve dörtlü aşının da siğillerde de nüksleri azalttığı klinik çalışmalarla gösterildi.

Sonuçta 9-50 yaş arası HPV virüsü almış ya da almamış tüm bayanların aşı olması önerilmekte…




LONDRA

$
0
0
Londra gezi rehberime başlamadan önce Londra hakkında edindiğim genel bilgileri paylaşmak isterim. 

Londra
Her ünlü Avrupa şehri gibi Londra da bir nehir üstüne kurulmuştur. İşte bu nehir de Thames Nehri'dir. Londra'nın önemli simgelerinden bazıları da bu nehir etrafındadır.

Londra

Thames Nehri ve diğer parklarda bulunan göletlerdeki kuğular 12. yüzyılda Kıbrıs'tan getirilmiş ve kraliyet malıymış.

Londra

Dünya mirasları listesindeki eserlerden 4ü Londra'da yer alır. *Tower of London, *Westminister Sarayı&Big Ben, *Greenwich ve *Kew Kraliyet Botanik Bahçeleri...

London

Londra

Greenwich, başlangıç meridyeninin geçtiği yerdir. Yani Londra saat dilimi +00:00'dır ve tüm dünyadaki saatler Greenwich'e olan uzaklık paralelinde saatlerini ayarlarlar. Biz İspanya gezimizde de sıfırıncı meridyenin olduğu çizgiden geçmiştik. Peki neden Greenwich kabul ediliyor derseniz de siyasi güç olduğunu öğrendim. 

Ünlü "BigBen" kulesinin adı aslında ne saat, ne de kuleden gelir. Kulenin içindeki 13 tonluk devasa çanın adıdır. Kulenin gerçek adı ise Stephen Tower'dır. 

London

İngiltere'de trafik soldan akar. Şoför koltuğu sağdadır. Aysu'ya çok ilginç geldi bu durum. Tabii karşıdan karşıya geçerken de turist yayaları düşünmüş olmalılar ki "LOOK RİGHT" ya da "LOOK LEFT" yazıları var kaldırım kenarlarında :) İngiliz sömürgelerinde de trafik soldan akıyor. Gittiğimiz KKTC'de kiraladığımız arabayı eşim gayet başarılı kullanabilmişti neyse ki:)

Look Left

Londra yağmuru ile ünlü bir şehirdir. Ben de gezime son 10 gün kala günde 3-4 kez hava durumuna baktığımda hep yağmurluydu. Ama Londra bizi sevmiş olmalı ki sadece 2-3 saat yağışa denk geldik. Ağustosta bile gitseniz yağışa denk gelme ihtimaliniz çok yüksek...

Dünyanın ilk metrosu Londra'da inşa edilmiştir, ikincisi ise İstanbul'daki Tünel olduğunu biliyorum. Ya sonra her Avrupa şehri metrolarını geliştirmiş, bir de bizdeki duruma bakın :( Bu arada "metro" değil "underground"tur. Metroların girişinde ücretsiz gazete dağıtılır üstelik kalitelidir de.

London

Peki neden çayı sütlü içerler? Bir rivayete göre İngilizler Çin'den çay aldıklarında kendi porselenlerinde içmek istemişler ancak porselenleri o kadar sıcağa dayanıklı olmadığı için önce süt koyup üzerine çay koyuyorlarmış. Ama İngilizlere göre ise Çin'den gelen porselenler hem sıcağa dayanıklı değildi hem de lekeleri ancak sütle kapatılabiliyordu.

Bizim gezi ayrıntılarımız çok yakında...

Londra Günlüğü 1

$
0
0
Geçen seneki sömestr tatilinde Aysu ile yaptığımız Paris gezisi benim daha önce gidip, gördüğüm ve bildiğim için çok rahat ve eğlenceliydi. Ama ilk defa gideceğim Londra'ya gidelim dedim de peki ben Aysu ile bu işin üstesinden nasıl gelecektim? Neyse ki babamız bize bu konuda yardımcı oldu ve en ince ayrıntısına kadar planlayıp , aşama aşama anlatıp rahatlamamı sağladı. Hatta o kadar rahattım ki gözüm kapalı gitsem kaybolmam artık dedim. Bu arada Google Street View'a sonsuz teşekkürler...

Londra

Aysu'ya aldığım bir kitaptan etkilenip de Londra'ya gideceğim hiç aklıma gelmezdi. Özellikle Aysu da çok merak edince hadi dedik bunu babamıza söyleyelim... Sonra bir bakmışız ki bilgisayar karşısında ilk aşama olan uçak biletimizi almak için  skyscanner'da dolaşıyoruz. Petrol fiyatlarının düşmesinin de etkisiyle bu aralar gerçekten çok uygun fiyatlara Avrupa uçuşları bulunuyor. Ben biletimi THY ile gidiş dönüş toplam 225 lira gibi çok çok uygun bir fiyata aldım ve hemen otel araştırmalarına başladım. Bir sonraki aşama olan konaklama gereksinimimizi de booking.com'dan hallettim. Bavul ile fazla yürümemek için havaalanı transferi nerede son buluyorsa orada konaklamak istedim. Zaten transferi ister otobüs ile ister tren ile yapın sizi Victoria'ya ulaştırıyorlar. Ben de kendi merkezimi orası kabul edip oteli tam da Victoria bölgesinden tuttum. Artık hem ulaşım hem konaklama hepsi tamam. Şimdi gelelim ince ayrıntılara.

Londra

Gittiğimiz ay şubat olunca yağmur yağma ihtimali çok yüksekti. Ki  her zaman yağış alan hatta yazın 30 dereceye ulaştığında haberlere konu olan bir yerden bahsediyorsak gökyüzünü açık yakalamak anca uzun konaklamalarda olur diye düşünüyorum... Yine de kendimi hava şartlarına hazırlamak için son 10 gün kala günde 3-4 defa hava durumuna bakar olmuştum. Ama Londra bizi sevmiş olmalı ki sadece 2 saalik bir yağmur yağışına denk geldik. Hatta arada gökyüzünü pırıl pırıl da gördük yani...

Yolculuğumuz sabah 9.30 uçağı ile Sabiha Gökçen Havalimanı'ndan Gatwick Havalimanı'naydı. 2 saat fark ile saat 11.30 gibi bavullarımızı da almış bir şekilde Londra için hazırdık.

Gatwick Havalimanından Londra merkeze iki şekilde ulaşım var. Biri tren, biri de bizdeki 'Havaş' gibi otobüsler. Tren yarım saatte merkeze varıyor, ama fiyatı da 20£ civarı. İstanbul'dan Londra'ya 20£'a geldiğime göre havalimanı-merkez arası için de aynı rakamı vermek istemedim. Otobüsler ise bizim gibi önceden alırsanız 3£, ama otobüs ile ulaşım 1.5 saat sürebiliyor trafik de olursa. Ama zamanınız varsa ki biz ona göre ayarlamıştık bu aradaki kişi başı 70 lira fiyat farkına değer :)

Otelimizin de olduğu Victoria Station'a geldik, otele yerleştik bavullarımız bıraktığımız gibi gezmeye başladık.

London

Güzel bir rota belirledim kendimize. İlk durağımız Westminster Sarayı ve tabii ki Big Ben. Thames Nehri kıyısında Parlamento binasının olduğu yerdir. İngiltere buradan yönetilmekteymiş. Saray Gothic tarzda inşa edilmiştir. Binanın en büyük özelliği ise 13 tonluk çan bulunan saat kulesi olan Big Ben'dir. Tabii BigBen aslında bu çanın adı olduğunu daha önce de yazmıştım :) Bu arada dünyanın ikinci en büyük dört yüzlü saatidir. Burada fotoğraflar çekildik tabii yanındaki kırmızı telefon kulübeleri de renk kattı. Çok sevdi Aysu telefon kulübelerini, itiraf ediyorum ben de.

telefon kulübesi

telefon kulübesi telefon kulübesi

Sonra Westminster köprüsüne doğru ilerledik.Burası da Londen Eye konseptli fotoğraflar çekilme durağıydı..

Westminster Köprüsü

Londra Londra

London Eye var sırada... Yine nehir kenarında, Jubilee Gardens'ta yer alır. Tarihi bir değerde değil ama çok turist çeken bir yapı. Londra'nın eşsiz manzarasını en tepeden seyredebilmek için dönme dolap yavaş yavaş ve dura dura dönmektedir. Bu arada Aysu pek heves etmediği için binmedik.

London

Biraz park bahçede oturup, akşamı ettik. Westminster sarayının  eşsiz akşam manzarası ile yolumuza devam ettik.

Londra

London

Westminster sarayı

Golden Jubilee Bridge köprüsünden yine karşıya geçtik. (Bu köprünün ortasından bir de tren geçiyor)

Westminster sarayı

Şimdi rotamız Trafalgar Meydanı. Londra'nın merkezi National Art Gallery'nin baktığı önemli meydandır. Etrafında 4 kocaman aslan heykeli ortasında da Amiral Nelson sütunu vardır. (Fotoğraf ertesi günden, akşam çekilen kötü olmuş)

London

Devam ettik ve Piccadilly Circus'a gittik. Çok işlek bir meydandır. Çok büyük, hediyelikler satan bir mağaza var. Epey bir vakit geçirdik burada...

London

Eğer Regent Street boyunca ilerlerseniz Hamleys adlı oyuncakçıya varıyorsunuz. Ki biz oyuncakçıyı daha geniş bir vakte ertesi güne bıraktık. İlk günün yorgunluğu artık bastırdığı için Piccadilly Street boyunca ilerledik. Bu cadde de Hyde Park'a kadar uzanıyor. Cadde boyunca açık olan mağzalara uğradık. Bir tanesi de "Cath Kidston"du. Bayıldık...

LOndon Londra

Ve artık otelde dinlenme vakti...

ŞişeCam'dan Lamine Cam

$
0
0
Geçtiğimiz hafta Etiler Sandalyee Brassiere'de Şişecam ekibiyle bir araya gelip daha önce duymadığım ama ne kadar hayatımızda olması gereken "lamine cam" hakkında bilgiler edindim. Cam demek ferahlık demek, ışık demek. Gün ışığından yararlanmayı kim sevmez ki. Hayatımızın içinde bu kadar cam varken peki zaman zaman "aman dikkat cam var" ya da "cam kapıya dikkat" gibi cümleler kullanmıyor muyuz? Ama biliyor musunuz okullarda, evlerimizde doğru cam kullanılırsa hiçbir tehlike ile karşı karşıya kalmayız. "Lamine Cam" dediğimiz cam zor kırılan, kırılsa bile kesinlikle dağılmayan bir cam türü. 

blogger anneler

Lamine Emniyet ve Güvenlik camları iki veya daha fazla cam plakanın özel bağlayıcı polivinil bu olası bir kırılma durumunda parçalanıp dağılmayarak yaralanmaların ve yaşamsal risklerin ortadan kalkmasını sağlıyor.

blogger anneler

Geleceğimiz olan çocuklarımızın güvenli ortamlarda eğitim almalarının sağlanması, sağlıklı nesiller yetiştirmenin temel şartlarından biridir. Öğrencilerin eğitim ortamı ve yakın çevrelerinde, bedensel ve psikolojik yaralanmalarının önüne geçilmesi için çeşitli önlemlerin alınması gerekmektedir.

blogger anneler

Bu camların, eğitim kurumları ve kreşlerin yanı sıra; hastaneler, adliyeler, konutlar, iş merkezleri, alışveriş merkezleri gibi mekanlarda, emniyet ve güvenlik ihtiyacı bulunan balkon korkulukları, pencere camları, camlı ara bölmeler gibi alanlarda da kullanılması güvenlik açısından büyük önem taşıyor.

Okul seçimi yaparken eğitim, yeme-içme ve öğretmenleri hakkında bilgi alırken, okul binasının güvenliği konusunu da göz ardı etmemiz gerektiği hakkında bir farkındalık oluşturmayı amaçlıyoruz.
Bildiğiniz gibi günümüzde teknolojik gelişmeler sayesinde, cam artık sadece pencerelerde kullanılan bir malzeme olmanın yanı sıra, ısı ve ses yalıtımı sağlayan, güneşin aşırı parlaklığı ile radyasyon ısısını denetleyen, darbelere karşı dayanıklı ve cam kırılmasından kaynaklanan yaralanma risklerini azaltan niteliklere sahip bir yapı malzemesine dönüşmüş durumda.

Binayı dış mekan ile bütünleştiren şeffaflık ve doğallığın simgesi olan cam, kullanıldığı binalarda ve iç mekanlarda çocuklarımız için gün ışığı alımı ile ferah ve sağlıklı bir ortam sunmamıza önemli katkı sağlıyor. Ayrıca cam, doğru olarak seçildiğinde görüş açımızda tutarak onları her türlü tehlikeden koruyabilmemiz için mekanlarda kullanabileceğimiz en doğru malzeme. Doğal olarak kırılgan bir yapıya sahip olan cam, barındırdığı şeffaflık avantajına rağmen kullanıldığı alana uygun özellikleri taşımadığı zaman çocukların güvenliğini tehdit eder hale gelebiliyor. Özellikle savunmasız çocuklarımızın bulunduğu ortamlarda, onları bu tür kaza risklerinden korumak için emniyet ve güvenlik camlarının tercih edilmesi büyük önem taşıyor.

Eğitim kurumlarında,
* Direk/ Kaza ile çarpmalar
* Kapı/pencerenin çarpması, çarpılması
* Objelerin (top gibi) fırlatılması
* Yumruk gibi şiddet etkileri nedenlerinden dolayı cam kazalarına sıkça rastlandığını biliyor muydunuz?

Kırılgan bir malzeme olan cam, kalınlığı artırılarak darbelere karşı nispeten dayanıklı hale gelebiliyor. Ancak bu, kırılmadan kaynaklanan yaralanmaları önlemeye yetmiyor. Kırılma durumlarında ciddi yaralanmaların önüne geçilebilmesi için darbe sonucunda keskin ve sivri uçlar oluşturmayan, kırılma anında ortalığa saçılmayıp, yerinde sabit kalan “emniyet ve güvenlik camlarının” tercih edilmesi gerekiyor.

blogger anneler

Ayrıca, eğitim kurumlarında ;
* Merdiven yanı korkuluk camları,
* Oyun alanlarında bulunan 5 metreye kadar olan camlamalar,
* Camlarında açık şekilde işaret ile belirtilen oyun alanları ve yerden yüksekliği 2 metre olan camlamalar,
* Oturma alanlarının bulunduğu 1 metreye kadar olan camlamalar,
* İnsanların çarpma olasılığının bulunduğu, yerden 1 metre yüksekliğindeki camlamalar,
* Yerden 80 cm yüksekliğe kadar olan ayna uygulamaları,
* Her pencere veya pencere dışında duvar, bölme, kapı veya çıkışlarda saydam veya yarı-saydam olarak görülen yerler 'sağlık ve güvenlik sebepleri' nedeniyle güvenli bir malzeme, kırılmaya karşı korumalı ve işaretlenmiş olmalı.

Etkinlik sonunda ise ellerimize aldığımız tuğla ve çekiçlerle demo bir uygulama yaptık. Tuğla ile hiçbir şekilde kırılmıyor, çekiç ile aldığı darbeden ise dağılmıyor, kırılma halinde de parçaları yerimde tutuyor. 

blogger anneler

Beyaz ve Sağlıklı Dişlere Kavuşmanın En Pratik 5 yolu

$
0
0

Bugün hayalinizdeki beyaz ve sağlıklı dişlere en pratik şekilde kavuşma yollarını paylaşacağım. İşte dişlerimi korumamı sağlayan ve rahatça gülümseme nedenim 5 diş temizleme pratiğim :)

Beyaz ve Sağlıklı Dişlere Kavuşmanın En Pratik 5 yolu

1. Rutinlerinize Uyun
Hayatta en önemli şey sanırım sizin için iyi olan ne varsa alışkanlık haline getirmek. Spor yapmak, sağlıklı beslenmek gibi aslında kişinin kendisine bakması ve temizliğine dikkat etmesi de önemli. İşte bu yüzden diş temizliği rutinlerinizi belirleyin ve ona uyun.
Her sabah ve gece yatmadan önce dişlerinizi mutlaka fırçalayın! Bu alışkanlığınızı halen kazanamadıysanız bugün zaman kaybetmeden kendiniz ve diş sağlığınız için büyük karar verebilirsiniz.

2. Size Uyanı bulun!
Nasıl ki giydiğiniz kıyafetler tarzınızı yansımadığında kendinizi o kıyafetin içinde yabancı gibi hissediyorsunuz, aslında kişisel bakımlarınız da öyle. Diş ve diş ati yapınıza en uygun fırçayı bularak diş temizliğinizi daha verimli yapabilirsiniz.

3. Kendinize Zaman ayrın!
Bir şeyi yapıyor olmak kadar onu doğru sürede ve doğru şekilde yapmak da çok önemli. Özensiz bir biçimde yaptığınız hiçbir şey tam olmayacaktır. O yüzden dişlerinize ve kendinize zaman ayırın. Bu zamanı doğru fırçalama teknikleriyle yaparsanız emin olun kısa sürede farkı siz de fark edeceksiniz.

4. Bazı Ayrılıklar Çok Güzel!
Vedalar ve ayrılıklar hep can yakar ama aslında bazı ayrılıklar size çok iyi gelebilir :) Nasıl mı? 3 ayda bir diş fırçanızla vedalaşın ve hijyen açısından önemli bu değişikliği bir alışkanlık haline getirin.

5. Yol Arkadaşınızı İyi Seçin!
Geldik en önemli maddeye. Diş fırçanızı seçtiniz, kendinize zaman ayırdınız, her şeyi tam yaptınız ama diş temizliğinde istediğiniz verimi halen alamıyor musunuz? O zaman doğru diş macununu kullanmıyor olabilirsiniz. Bu konudan mustarip olanlara önerim; Procter and Gamble’ın dünyada pazara sunduğu en gelişmiş beyazlatıcı diş macunu olan 3 Boyutlu Beyazlık Luxe Perfection İpana olacak.
Yeni İpana 3D White PERFECTION diş macunu İpana’nın en hızlı ve en güçlü beyazlatıcı diş macunu. Perfection diş macunu 3 Boyutlu Beyazlık ailesinin en ileri ve etkili beyazlatıcı diş macunu teknolojisini içerir. Böylece diş minesine zarar vermeden sadece 3 günde diş yüzeyindeki lekelerin %100’e kadarlık kısmını etkin biçimde çıkarıyor. Ben bu ürünü çok sevdim, satın almak isterim derseniz tıklayınız.

Tüm bu maddeleri eksiksiz yerine getirenler olarak bol bol gülümsemeyi hak ettik sanırım :)

P.S. Bana bu bilgiler yetmedi, ağız ve diş sağlığı üzerine daha çok şey merak ediyorum diyenleri aşağıdaki siteye alalım.  
http://www.agizbakimuzmani.com/

#ipanaperfection  #gülüşünügöster

İçerik Kaynak: http://www.e-gunlugum.com/
Video Kaynak: https://www.youtube.com/watch?v=RZ5ymuChrW0

 

Bir boomads advertorial içeriğidir.

Londra Günlüğü 2

$
0
0
Gelelim Londra'da 2. günümüze. Çok erken bir saatte uyandım, İstanbul saatinde kalmış biyolojik saatim :) E madem erken uyandım hem Aysu'yu çok yormadan, hem de her yeri görmesini sağlayacak şekilde neler yapabiliriz diye düşünmeye başladım. İlk gün şehir hakkında az çok bilgi edindim. Metro ile ulaşım çok rahattı ama ben şehri dolaşan tur otobüsleriyle dolaşmaya karar verdim. Hem o gün yağış da bekleniyordu. Yer yer otobüsle geze geze görecektik bazı noktaları. Yer yer de inip gezecektik. Bu otobüslerin özelliği gün içinde otobüslere istediğiniz kadar binip, istediginiz durakta inebiliyorsunuz.

travel bus


Birçok ülkede de olan bu otobüslerden bizim o anda karşımıza çıkan firma "Big Bus"tan çok memnun kaldık. Otobüsler, 10-20 dakika arası tekrar geçiyordu. Zaman zaman üstü açık alanda havalı havalı gittik, yağmur başladıkça da içeriye kaçtık.
Bugün için en önemli noktam Tower Bridge'ti. Orada istediğim fotoğrafları çekip, köprüden de yürüyerek geçecektik.

London

Hamleys'e gelmeden önce Aysu'ya hediyelik eşya satan bir dükkandan minik bir oyuncak almıştım. Bunu fırsat bilerek "annecim oyuncakçıya daha geniş zamanda akşam saatlerinde gelelim, gündüz gözüyle köprüye gidip, yağmur da başlamadan fotoğraflar çekilelim" dedim. O da kabul etti. Kurtarıcı oyuncağım...

Londra

Madame Tussauds Müzesi... (Otobüsle dolaşırken)

Londra

Bir gün öncesi Trafalgar Meydanı'nda çektiğim akşam fotoğrafları güzel olmayınca otobüsten inmeden gündüz gözüyle de fotoğraflar çektim.

Londra

London

St. Paul Katedrali var sırada... Katedral, günümüzde halka açık. İbadet amaçlı gelmeyen kişiler ise ücret ödeyerek katedrali ziyaret edebiliyor. İngiltere Kraliyet Ailesi'nin önemli törenlerini, cenaze, vaftiz ve nikah işlemlerini Westminster Abbey'de  yürütmesine karşın bazı törenler de Aziz Paul Katedrali'nde düzenlenmiştir.  Örneğin Galler Prensi Charles ve Prenses Diana bu katedralde düzenlenen düğün töreniyle evlenmişler. 

Londra

Şöyle de bir özelliğini anlatayım buranın. "Fısıltı Galerisi"; St. Paul Kathedrali güney koridorundan ilerleyince 259 basamak tırmanarak ulaşabilirsiniz. Bu kubbenin altında olan galeri içinde ses dairesel duvar boyunca dolaşır, böylece odanın neresinde olursanız olun fısıldadığınızda birbirinizi duyabilirsiniz.

Londra

Ve geldik meşhur köprüye.

London

Yıllar boyunca bu köprü kentin iki yakasındaki trafiği birleştirmiştir. Bu köprüye, Londra Kulesi'ne (London Tower) yakınlığından dolayı "Kule Köprüsü" adı verilmiş. 1894'te kullanıma açılan bu köprü, Baskül köprü (açılıp kapanan köprü) türü köprülerin en ünlülerinden biridir. Köprü yüksek seviyedeki iki yürüyüş yolu ve aşağıdan bir araba yoluyla birbirine bağlanmış iki kuleden oluşur.

Londra

Aynı çevrede Aysu'ya yemek bana kahve molası olması için Cafe Nero'ya oturduk. Epey bir dinlendik burada. Ve ne görelim işte Londra'yı Londra yapan yağmur bizi de yakaladı :)

LondraLondon

Ama hiç bir şey bizi yıldıramaz. Biz köprüden yürüyerek geçtik.

 Londra

London

Londra Kalesine geldik. Yağmur da epey bastırınca buradan tur otobüsümüze binip o şekilde şehri gezmeye devam ettik. Yanımızdan geçen otobüsün biraz ilerimizdeki durağına koşturup bindik. Şehir bu saatlerde trafiğini de gösterdi bize :)

London Tower

E acelemiz yok dinlene dinlene Buckingham Sarayı'na kadar geldik. Sabah saatlerinde asker değişim törenine de gelirim derken otobüsle gezmek rahat gelince kaçırıp, bu saate bıraktık... Saray önü epey kalabalık. Westminster bölgesinde yer alan saray, İngiliz Kraliyet Ailesi'nin Londra'da oturduğu saraydır. Kraliçe tarafından düzenlenen birçok resmi etkinlik ve resepsiyonlar için kullanımda olsa da, Buckingham Sarayı'ında devlet odaları, her yıl ziyaretçilere açıktır...

LondraLondon

Sırada artık Hamleys var.  Önceki akşam yürüdüğümüz Piccadily caddesini tekrar yürüyüp, Piccadilly Meydanı'na gelip, Ragent caddesine yöneldik...

London

İşte karşımızda Hamleys. Meşhur oyuncakçı. Daha kapıda başlıyor eğlence. Boyama yapanlar, gösteriler düzenleyenler neler neler... Bildiğiniz 5 katlı bir oyuncakçı. Ve her katında ilgimizi çeken bir sürü şey... Aysu oyuncakçıdan etkinlik kitabı, ben de her ikisi için "Paddington at the Tower" adlı bir hikaye kitabı aldım. Ara ara akşamları okuyoruz artık. Oyuncakçıda 2-3 saatimizi geçirmiş olabiliriz. Ama tahmin edersiniz ki Aysu çok mutluydu.

LondraLondonLondraki

Buradan ayrılınca meşhur caddesi olan "Oxford Street" boyunca yürüdük. Sonra da otelimize gitme vakti... Ertesi gün için enerji depolamalıyız...

Londra Günlüğü 3

$
0
0
Gelelim Londra'daki üçüncü günümüze. Önemli noktaların çoğu bitti, biraz da park ve bahçeleri bir de kalan son noktaları gezme günü olsun.

londra

Hyde Park otele çok yakın, 5-10 dakika yürüme mesafesindeydi. Biz de yürüyüş olsun diye sabah kahvaltımızdan sonra parka gittik. Aslında Hyde Park, Londra'nın en büyük parkı değil ama en çok ziyaret edilen ve vakit geçirilen parkı. New York'un Central Parkı ile birlikte dünyada en bilinen parklarından biridir. Bu arada bitişiğindeki Kensington Bahçeleri ile birleşince de Monaco Prensliği'nden daha büyük bir yüzölçümüne sahipmiş. Parkı daha rahat gezebilmek için her kapıda bisiklet kiralama noktaları var. 

London

Londra

London

Yüzyıllık ağaçlar, etrafta dolaşan sincaplar, göletlerde yüzen kuğular ile öyle farklı bir dünya ki bu parklar, hele de tahmin edin çocuklar böyle ortamda nasıl huzurlu ve mutlu olurlar...

Londra

London

Londra

Kensigton Bahçeleri ise adını Kensigton Sarayı'ndan alır ve bu saray zamanında Galler Prensesi Laydi Diana'nın konutu olarak kullanılıyormuş.

Londra

Aysu Özkan

Aysu Geziyor

Sonra yine yan yana denilecek kadar yakın mesafedeki Green Park ile onun da bitişiğindeki St. James Park'ı da yavaş yavaş yürüyerek geçtik...

Alev Geziyor

Son bir Big Ben hatırası da aldık :)

London

Biz parklarda yürüyüşümüzü yaptıktan sonra, bir gün önce aldığımız tur otobüsü bileti ile o gün de gezmeye devam ettik. İki günlük bilet alırsanız daha ekonomik oluyor. Tek gün fiyatı 27£, iki günlük fiyatı ise 32£. 4,5 yaş altı çocuklar ücretsiz binebiliyor, 4.5 yaş üstü çocuklar için de bilet fiyatı yarı yarıya...

Covent Garden var sırada... Zamanında meyve-sebze pazarı olarak kurulmuş bir bölge. Günümüzde mağazalar, restoranlar var. İçerisinde alışveriş yapmak için ilginç ürünlerin satıldığı tezgahlar bulunur, Canlı müzik yapan sokak sanatçılarını dinlemek için de mola verin mutlaka..

Çay severler için iki güzel önerim olacak...

İlki Piccadilly Street'te tarihi kocaman bir binada yer alan "Fortnum&Mason" . Binanın giriş katı market. Çeşit çeşit çaylar, çikolatalar, şekerler ve ilginç ballar var. Tabi anne-kız makaron sevdalısı olduğumuz için biz makaronları görünce makaron alıp çıktık... Bu arada üst katında da önceden rezervasyon yaptırıp girebileceğiniz çok şık bir restoranı olduğunu da belirteyim...

Çay saati

tea time

makaron

Diğeri ise Piccadilly Circus ve Regent Street'te denk geldiğim gerçi Türkiye'de de artık olduğunu öğrendiğim Whittard... Burada da farklı aromada çaylar var... Denemeniz için de ortaya koymuşlar. Aysu "Love Tea" olanını sevdi.

çay saati

Whittard

çay saati

Bir de biz ne yedik ne içtik. Farklı lezzetlere açık olmayan ben ve 3 günlük gezide midesini bozmasını istemediğim Aysu için ben yanımıza evde hazırladığım havuçlu, cevizli kek ile poğaça almıştım. Bir de bağırsak düzeni bozulmasın diye Milupanın kavanoz mamalarından koydum yanımıza.  Kim demiş kavanoz mamaları bebekler içindir diye :) Kahvaltımızı otelde yaptık. Akşam yemekleri için de Türkiye'den bildiğim zincir restoran tercih ettim :)

kavanoz maması

Ve Aysu ile bir gezimizin sonuna geldik...

Aslı geçen sene Paris gezimizde değil ama bunda "keşke ben de gitseydim" dedi. Demek ki artık iki çocuklu geziler yapma zamanı gelmiş. Ama önceden aldığımız, yaz başında Aysu ile bir seyahatimiz daha olacak... Merakla o tarihi bekliyoruz şimdi :)

Aysu ve Tower Bridge

$
0
0
Tower Bridge ile fotoğraflarımızı çok sevdim. Gezi yazısında sıkıştırmak istemediğim için de ayrı bir post yapmak istedim... Fotoğraf meraklısı olanlar için, güzel fotoğraflarım olsun derseniz en güzel yer hemen önündeki yeşil alan. Uzaktan köprüyü görüp aldanmayın oralarda vakit geçirmeden bu parka gelin mutlaka... Tamam farklı noktalardan da olsun ama en güzel yer burası :)











Selülit Karşıtı Yepyeni Bir Vücut Bakım Ürünü “Elancyl Slim Design”

$
0
0
Geçtiğimiz hafta Elancyl markasının son geliştirdiği selülit karşıtı ürünü Slim Design'ın tanıtımındaydım. Basın toplantısı Pierre Fabre Dermokozmetik Türkiye Genel Müdürü Orhan Koçer, Elancyl Ürün Müdürü Feyza Ehlidil, Beslenme ve Diyet Uzmanı Dr. Sema Gübür ve Karikatürist Çağlar Çalışlar’ın katılımıyla gerçekleşti.


İçeriğineki Salacia, kafein ve Sarmaşığın kombinasyonu sayesinde vücutta 3 boyutlu bir etki sağlamakta. Selülitin kalbine etki ederek, yeniden şekillenme, yağ stoğunda düşüş ve ödem atıcı detoks ile kalça ve basen bölgesindeki  en inatçı selülitlere karşı bile savaşır. 


Lansman sonunda Beslenme ve Diyet Uzmanı Dr. Sema Gübür  vücut-kütle endeksimizi ölçtü, tartı aletinde yaptığı kişiye özel ölçümlemeler, yorumlamalar ve verdiği reçeteler ise çok işe yaradı. (Fazladan 10 değil 13 kilom varmış ) Deniz mevsimi gelmeden önlemlerin alınması gerektiğini anlattı...


Ayrıca Karikatürist Çağlar Çalışlar’ın yaptığı karikatür çizimlerimizden ise çok keyif aldık...





Zeyland'dan Rahat Kombinler

$
0
0
Aysu ile alış veriş yapmak, hele de bu alış veriş kendisi için yapılıyorsa nasıl keyiflidir tahmin edersiniz... Ama doğruya doğru ben de kızlarım için bir şeyler almaya bayılıyorum. Çoğu zaman olmuyor mu "yine kendime diye çıkıp, çocuklara aldım" durumları.. İşte bende çok sık yaşanan bir durum. Bu arada Aysu ile kendime alışveriş yapmak (yapabilmek) sadece 15 dakika :(

alış veriş


Aysu'nun okulunun, Güneşli Zeyland mağazasına çok yakın olduğunu daha önce yazmıştım. Ara ara okul çıkışlarında, yeni ya da indirimli neler var görmek için uğruyoruz. Geçtiğimiz hafta ise yine anne-kız bir Zeyland alışveriş günü ayarladık kendimize. 

zeyland

Bu kez aklımda kızlara eşofman altları ile üstlerine tişörtler bakmak vardı. Hep elbise, etek giyen Aysu ve Aslı bu aralar daha rahat kıyafetler tercih eder oldular. Bu eksiği de tamamlamak gerekiyordu. Zeyland klasikler çare oldu...

zeylandzeyland

Bu arada Zeyland elbisemizin içine de beyaz tişört arıyorduk o da iyi denk geldi :) Tek taşla iki kuş :)

kız elbise alışveriş

Aysu deneme odalarında denk geldiği bu köşe aynalarını hiç kaçırmaz, kendisiyle kutu kutu pense oynamaya bayılır :)

rahat kombinler

Bu arada yakınınızda Zeyland mağazası yoksa,  www.zeyland.com.tr sitesinden online alışverişin keyfini de çıkartabilirsiniz.

Marteniçka Geleneği

$
0
0
1 Mart'ta bileklerimize kırmızı-beyaz ipler bağlarız biz bilmeyenler de pek merak eder. Öğrenenler de belki sevdikleri için gelecek yıl onlar da dolarlar bileklerine...
Peki nedir bu "marteniçka" dediğimiz ipler...

marteniçka

Bulgaristan'ın bir geleneği olan ama Türkiye'ye geldiğimizde de devam ettirdiğimiz "Baba Marta"da bizler (her 1 Mart'ta) bileklerimize kırmızı beyaz ipler bağlarız. Kullanılan beyaz renk, uzun ömrü, kırmızı renk ise sağlık ve gücü simgeler... 

martenitsa

Yani baharın gelişi dolayısıyla geleneksel "Baba Marta" (Marta Nine) günleri başlar. 

Birbirimize "marteniçka" olarak adlandırılan bu sembolleri, yıl boyunca sağlık ve güç dileği ile hediye ederiz... Önceleri kırmızı beyaz yünden yapılan marteniçkalara, püskül, top, insan gibi değişik şekiller de verilir... Adete göre de leylek gördüğümüzde meyve veren bir ağaca yine dilekler dileyerek asarız. 21 Mart gününe kadar leylek görmediysek de 21 Mart'ta ağaca bağlarız. Bu bayram Bulgarca'da "Çestita Baba Marta"şeklinde kutlanır. Günümüze kadar korunmuş en saygın geleneklerden biridir... 

martenitsa

Aslında dini dili yoktur sağlık ve bereket için yaparız...

Hassas Anne Ece 40 Yaşında

$
0
0
Her yaşın ayrı bir güzelliği vardır ve insan hangi yaşta hissediyorsa aslında o yaştadır.

HassasAnne Ece de 40. yaş gününü çok güzel bir parti ile biz arkadaşlarıyla kutladı. Yeni yaşını aslında çok farklı bir Ece olarak karşıladı. Farklı değil de eski Ece geliyor diyelim. Aslında benim de bilmediğim... Ece, doğumlar, hastalık derken aldığı kilolardan uzun zamandır kurtulamamıştı. Geçtiğimiz aylarda geçirdiği tüp mide ameliyatı ile artık eski sağlıklı kilosuna kavuşma yolundaydı. Hem bu değişim hem 40. çok özel doğum günü için bir aradaydık ayrıca.

blogger anneler


Zorlu FunLoft'ta bir araya geldik, nefis ikramlar Mariposa Restaorant'tandı.. Bir de serçe parmak kadar ince sarılmış sarmalar da Enise'dendi. Lezzetli pasta ise MelekEli'nden...
Bize güzel de sürprizleri vardı Ece'nın. Trust Human Academy Sandra Şarhon ile nefes terapisi yapıp, müzisyen anne Ahu'dan her defasında güldüğüm stand-up'ı ile güldük... "Dance with Babies" ekibi ise bu kez "dance with-out babies" yaptırdı :)

blogger anneler

Kendisine kesinlikle hediye getirilmemesini isteyen Ece, bizler için Karpuz Tasarım'dan mini succulentler ve Makarna Lütfen'den makarnalar hediye etti.

blogger anneler

Okuduğumuz Kitaplar

$
0
0
Okulun ilk döneminde harfler tamamlandı ve şimdi sıra kitap okumaya geldi. Bizim öğretmenimiz her okunan bir kitap için bir gülen yüz yapışkanı veriyor çocukların okuldaki panosuna. Çocuklar da böylece daha çok kitap okumak istiyor. Artık oyuncakçıları değil kırtasiye ve kitapçıları geziyoruz. Ne mutlu bize :) Bu sayede çocuk okuma alışkanlığı da elde etmiş oluyor.



Bu arada yarış olsun diye hızlı hızlı okuyup anlamadan bitirmemesi için de her kitap sonunda sorular soruyoruz. Böylece dikkatli mi okudu test ediyoruz.



Okuma alışkanlığı erken yaşta edinilir. Biz ebeveynler olarak ne kadar onları okumaya teşvik edersek onlar da o kadar daha küçük yaşta bu alışkanlığı edinirler. Ablasına özenen Aslı da ezberlemiş olduğu hikayeleri okuyormuş gibi yapıyor. O da okumak istiyor :)

Artık kütüphanemize haftalık olarak 2-3 kitap ekliyoruz.
D&R'da yaş kategorisine göre ayrılmış öyküler, yararlı oldu bu da bizim için.



Ayrıca haftada bir de İngilizce hikaye kitapları okuyorum onlara. Bu da İngilizce'ye kulak aşinalığı olsun diye. "Paddington at the Tower" Hamleys'ten aldığım kitap.


Sizler 7 yaş için hangi kitapları tavsiye edersiniz?
Viewing all 347 articles
Browse latest View live